 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1986/4950
K: 1986/5660
T: 15.07.1986
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı toplam 1.367.652 lira maddi ve manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar Mehmet Güngör ve İsmail Kavgacı'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa ödenmesine, diğer davalılar hakkındaki davanın açılmamış sayılmasına ilişkin hükmün süresi içinde İsmail Kavgacı ve Mehmet Güngör tarafından temyiz edilmesi üzerine Tetkik Hakimi A. Nesrin Yeşil tarafından düzenlenen rapor okunduktan sonra dosya incelendi, gereği konuşuldu:
KARAR : 1 - Dava trafik kazasından doğan tazminat isteğine ilişkindir. Davalı İsmail Kavgacı'nın işleteni bulunduğu ve diğer davalı Mehmet Güngör'ün kullandığı araç, üçüncü kişi Mehmet Tayfun Aydoğ'un kullandığı araca çarparak ikinci araçta yolcu olarak bulunan davacıların yakını Nezihe Nurak'ın ölümüne sebebiyet vermiştir. Bunlardan Mehmet Tayfun Aydoğ Temsa adlı bir anonim şirketin muhasebe müdürü olup, diğeri aynı şirkette sekreter olarak çalışan bir kişidir. Ceza dosyası münderecatına göre olaydan az önce M. Tayfun Aydoğ aracı tehlikeli olarak kullandığı tesbit edilmiştir. Trafik kazası bu tesbitten sonra yeniden yola çıkıldığında gerçekleşmiştir. Öte yandan M. Tayfun Aydoğ'un o sırada alkollü olduğu da belirmektedir.
Borçlar Kanununun 44. maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre zarara uğrayan, zararı doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış, yahut tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise hakim tazminatın miktarını hafifletebilir. Davaya konu olan olayda ölen Nezihe Nurak üçüncü kişi M. Tayfun Aydoğ'un alkol almış olduğunu bildiği, ayrıca aracı tehlikeli bir şekilde kullanmakta olduğunu gördüğü halde onun kallandığı araca binmek ve yolculuğa devam etmek suretiyle zararı doğuran eyleme zımni suretle de olsa razı olmuştur. Gerçekten mevcut hal ve şartlar altında tehlikeli olduğu bilinen bir otomobil yolculuğuna çıkılması doğru olmayan bir hareket tarzı olarak benimsenmek gerekir ve bu sebepten dolayı da müterafık kusur teşkil eder. O halde mahkemece bu hukuki esas gözetilerek Borçlar kanununun 44. maddesinin birinci fıkrası uyarınca hesap ve takdir olunan maddi ve manevi tazminatlardan uygun bir indirim yapılmak gerekirken bu yönün gözetilmemiş olması yasaya aykırıdır.
2 - Dava Mehmet Güngör ve diğerleri aleyhine açılıp yürütülmekte iken davacılar tarafından verilen dilekçe ile İsmail Kavgacı'nan da davaya dahil edilmesi istenilmiştir. Oysa onun aleyhine usulüne göre ve peşin harcı ödenerek bir dava açılmış değildir. Bir davada husumetin teşmil yolu ile davaya dahil edilmeyen üçüncü kişiye yöneltilmesine imkan veren bir yol muhakeme usulünde öngörülmemiştir. O halde mahkemece bu esas gözetilmeden İsmail Kavgacı aleyhine usulüne uygun olarak açılmış bir dava varmışçasına onun hakkında da hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirir.
3 - Dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir yolsuzluk görülmemesine göre davalı Mehmet Güngör'ün 1. bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın 1. bentte gösterilen nedenle davacı Mehmet Güngör, 2. bentte gösterilen nedenle İsmail Kavgacı yararına BOZULMASINA, davalı Mehmet Güngör'ün öteki temyiz itirazlarının 3. bentte gösterilen nedenle reddine, bozma nedenine göre İsmail Kavgacı'nın öteki temyiz itiraznlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 1. ve 3. bentlerde oybirliğiyle 2. bentte 15.7.1986 gününde oyçokluğuyla karar verildi.