 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E:1986/1231
K:1986/1835
T:27.02.1986
* ÖDENCE
* İŞLETENİN SORUMLULUĞU
ÖZET: Olayda araç sahibi ile tamirhane sahibinin işçisi arasında bir tabi yet durumu yoktur. Araç sahibinin araçla ilişkisi istisna akti süresince tamamen kesilmiş ve işleten sıfatı ortadan kalkmıştır. Bu durumda aracın onarım, için bırakıldığı tamirhane sahibi, aracın sebep olacağı zararlardan tıpkı işleten gibi sorumlu tutulur.
(6085 s. Trafik K m. 50)
Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı toplam 1.349.742,73 lira maddi ve manevi tazminatın 12.2.1983 tarihin den 19.12.1984 tarihine kadar % 5, bu tarihten itibaren % 30 faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara payları oranında ödenmesine, fazla isteğin reddine ilişkin hükmün süresi içinde davalılardan Yılmaz avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşuldu
Dava trafik kazasından doğma tazminat isteğine ilişkindir. 3. kişi Ekreme ait olup onun kullandığı araç ile davalı Yılmaz'a ait aracın ve davacıların desteği Yaşar'ın yolcu olarak bindiği motosikletin çarpışmaları ile oluşan kazada Yaşar ölmüştür. Ancak davalı Yılmaz kendi aracını onarılmak üzere davalı Hasan'ın tamirhanesine bırakmış ve tamircinin işçisi diğer davalı Yüksel bu aracı kullanırken olay gerçekleşmiştir. Mahkemece sabit olan zararın aracını tamirciye bırakan Yılmaz'dan da tahsiline karar verilmiş ve hüküm yalnız onun tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı Yüksel, araç sahibi diğer davalı Yılmaz'ın istihdam ettiği bir kişi değildir. Olay gününde yürürlükte bulunan 6085 sayılı Trafik Kanununun 50. maddesinin 1. fıkrası motorlu taşıt araçlarının kullanılmasından doğan zararlardan dolayı araç sahibinin hukuki sorumluluğunu düzenlemiş ve 2. fıkrası da araç sahibinin sorumluluktan kurtulmasını sağlayan nedenleri göstermiştir. Davaya konu olan olayda araç sahibi Yılmaz ile tamirhane sahibi Hasan'ın işçisi Yüksel arasında bir tabiyet durumu yoktur. Araç sahibinin araçla ilişkisi istisna akıl süresince tamamen kesilmiş ve işleten sıfatı ortadan kalkmıştır. Bu durumda aracın onarım için bırakıldığı tamirhane sahibi, aracın sebep olacağı zararlardan tıpkı işleten gibi sorumlu tutulur. Bunun yanında aracın gerçek sahibi yani işleteni sorumlu olamaz. Davalı Yılmaz aracını istisna sözleşmesine dayanarak tamirhaneye bırakmış olduğuna göre, onun kontak anahtarını da aynı yere bırakmış olması onarım işleminin diğer bir deyimle istisna aktinin olağan bir sonucudur. İstisna aktinde ise iş sahibi durumundaki Yılmaz ile müteahhit durumundaki tamirhane sahibi Hasan arasında ne tabiyet (emir ve talimat verme), ne de hizmet ilişkisi söz konusu edilebilir. Yargıtay'ın uzun yıllardır uygulaması da bu doğrultudadır. O halde araç sahibi durumundaki davalı Yılmaz aleyhine açılmış olan davanın reddine karar verilmek gerekirken onun da sorumluluğu yönüne gidilmiş olması bozmayı gerektirir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle (BOZULMASINA), bozma nedenine göre öteki yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 27.2.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.