 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E: 1986/9808
K: 1986/10161
T: 18.11.1986
DAVA : A. İhsan ile Handen arasındaki boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda, tarafların boşanmalarına dair verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle; evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR 1 - Yurt dışında bulunan (Almanya) koca tarafından kendisine ihtarda bulunulan eş tam bir güven içinde olmadıkça davete uymak zorunda değildir. Çünkü davacı kocanın iyi niyetli bulunmaması ve evlilik birliğini gerçekten devam ettirme amacı taşımaması halinde, bu davetin kadını sırf zor durumda bırakmak amacıyla yapıldığının kabulü düşünülebilir. Hatta kadın bu davete uyarak yurt dışına gitse bile koca kendisini eve almayabilir. Her zaman ve her olayda kocanın iyi niyeti önceden bilinemeyeceğinden, yukarıda açıklanan benzer ihtimallere karşı kadının, yabancı bir ülkeden Türkiye'ye dönmesi için mali güvenceye kavuşturulması zorunludur. Aksi halde kadın, sonu nereye varacağı belli olmayan bir yolculuğu göze almaktan haklı endişe edip bunun etkisiyle ihtara uymaktan kaçınabilir. O halde ihtar kararı ile birlikte muhtemel dönüş masrafını da karşılayacak miktada paranın kadına gönderilmesi, eğer para yerine uçak bileti gönderiliyorsa bunun gidiş-dönüş şeklinde düzenlenmesi zorunludur. Olayımızda ise bu zorunluluğa uyulmamış ve sadece gidiş bileti gönderilmiştir. Dolayısıyla davalı kadın dönüş için gerekli güvenceden yoksun bırakılmıştır. Öyleyse yapılan ihtar geçersiz olup sonuç doğurmaz. İhtar kararında hususun hiç öngörülmemiş olması hatta yalnızca gidiş yol giderlerinin (veya uçak biletinin) gönderilmesine karar verilmesi ile yetinilmesi, nihayet davalı kadının dahi ihtar kararına bu yönde itiraz etmemiş bulunması da durumu değiştirmez. Çünkü ihtarın haklılık ya da haksızlığı ile şekline uygun olup olmadığı gibi konular, özetle geçerli bulunup bulunmadığına yönelik inceleme, boşanma davasında tartışılıp çözüme ve sonuca bağlanacak hususlardandır. Kadının ihtar kararına hiç cevap vermemiş ya da başka itirazlar ileri sürmüş bulunması da genelde ihtarın geçersizliği savunmalar ileri sürmüş bulunması da genelde ihtarın geçersizliği savunmasını kapsar, bütün bu sebeplerle geçersiz ihtara dayalı davanın redi geekirken yazılı düşüncelerle boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
2 - Diğer taraftan davacının bağımsız konut hazırlamadığı ve davalı eşini ana babasıyla birlikte oturduğu eve davet ettiği dinlenen tanık anlatımlarıyla gerçekleşmiş olduğundan, yapılan ihtar bu yönü ile de geçersiz bulunmakta ve hükmün bozulması gerekmektedir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen sebeple (BOZULMASINA) 18.11.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.