 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
2. Ceza Dairesi
E: 1986/6834
K: 1986/6535
T: 02.10.1986
DAVA : Gıda Maddeleri Tüzüğüne aykırı hareketten sanık İsmet'in yapılan yargılaması sonunda, TCK.nun 398, 402; 647 sayılı Kanunun 4. maddeleri gereğince neticeten 32.000 lira ağır para, 3 ay cürme vasıta kıldığı meslek ve sanatının tatili, 7 gün de iş yerinin kapatılması cezalarıyla tecziyesine, yargılama gideri alınmasına dair, (Dinar Sulh Ceza Mahkemesi)nden verilen 13.3.1986 tarihli hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından süresinde dilekçeyle istenmek ve dava evrakı C. Başsavcılığı'nın 1.9.1986 tarihli tebliğnamesiyle daireye gönderilmekle okunup iş anlaşıldıktan sonra, gereği düşünüldü:
KARAR : 22.11.1985 gün ve 790 sayılı analiz raporuna göre, sanığın imal ettiği sucuk % 35,2 oranında yağ ihtiva etmektedir. Raporun sonuç kısmında yağ miktarının etiketine uymadığından bahisle, Gıda Maddeleri Tüzüğünün 179. maddesinin (d) bendine aykırılık teşkil ettiği, bu sebeple taklit ve tağşiş edilmiş sayılacağı belirtilmiştir.
Gıda Maddeleri Tüzüğünün, 171. maddesinde, sucuklarda yağ miktarının % 40'dan fazla olamayacağı, bu nispetten fazla yağ konulmuş olan sucukların (çok yağlı sucuklar) etiketi altında satılabileceği, 178. maddede ise içinde % 40'dan fazla yağ bulunan sucukların etiketine (fazla yağlı sucuklar) yazısının ilave edileceği tasrih olunmuştur.
Dava konusu sucuğun ihtiva ettiği yağ miktarı % 40'dan aşağı olduğu cihetle, bu oranın etikete yazılmasını zorunlu kılan bir hüküm bulunmamaktadır.
Bu itibarla sanığın fiilinde Gıda Maddeleri Tüzüğünün 179/d maddesine aykırılık söz konusu olamaz. Ancak:
Etiketteki (yağ oranı ile ilgili) malumat, alıcıyı aldatıcı nitelikte ise, (yağ ihtiva eden sucuğun yağsız sucuk adıyla veya % 35 yağ taşıyan sucuğun % 10 yağlı sucuk etiketiyle satışa arz edilmesi gibi) konunun TCK.nun 363. maddesi açısından mütalaası gerekecektir.
Bu itibarla; etiket üzerindeki (yağa ilişkin) malumatın neden ibaret olduğu da araştırılıp, tespit edildikten sonra, sanığın fiilinin TCK.nun 363. maddesine uygun bulunup bulunmadığının ve görev cihetinin tayin ve takdiri icap ettiği halde bundan zuhul olunarak yazılı şekilde karar ittihazı,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün kazanılmış hak gözönünde tutulmak kaydıyla BOZULMASINA, isteme aykırı olarak 2.10.1986 tarihinde oybirliği ile karar verildi.