 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1986/4695
K: 1986/8468
T: 11.07.1986
DAVA : Taraflar arasında görülen davada:
Davacı idare vekili, dilekçesinde davalının Motelinin önüne iskele inşa ederek denize tecavüzde bulunduğunu, müdahalesinin men'i ile nizalı yerin kamu yararına açılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacı tarafından yasal sürede temyiz edilmekle dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı Ulaştırma Bakanlığı, 618 sayılı yasa uyarınca liman başkanlığından izin alınmadan Burhaniye İlçesi, Ören mahallesi, Öğretmen Evleri, Beyazıt Bulvarında bulunan (K.) otelin maliki davalının anılan yasanın 4 ve 5. maddelerinde göre Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile saptanan "sınırlandırılmış alan" içerisinde denize yaptığı iskelenin kal suretiyle elatmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, yapılan iskelenin denizden yararlanmaya engel teşkil etmediğinden bahisle dava reddedilmiştir.
Burhaniye ilçesi, Ören mahallesi, Öğretmen Evleri, Bayazıt Bulvarında bulunan davalıya ait (K.) otelin önündeki kumsalda, otel müşterelerin denize girmelerini sağlamak ve cankurtaran motorunun bağlanması amacıyla liman başkanlığından izin alınmadan geçici ve basit nitelikte demir boruların monte edilerek üzerine tahda konulmak suretiyle zemine çakılarak denize doğru uzatılan iskelenin 618 sayılı yasanın 4 ve 5. maddeleri hükmülerine göre düzenlenen Bakanlar Kurulu kararnamesi ile saptanna "sınırlandırılmış alan"içerisinde kaldığı tartışmasızdır.
22.11.1978 gün ve 1608 sayılı turizm işletmesi belgesine sahip 86 oda, 186 yatak kapasiteli (K.) otelin 100 kişilik lokantası ile yüzme havuzunun bulunduğu, su kayağı, deniz motoru ve yelkencilik hizmetlerininyapılmasına Kültür ve Turizm Bakanlığınca izin verildiği, turistlik amaçlı bu hizmetlerin yapılması sırasında müşterilerinin can güvenliğinin sağlanması için cankurtaran motoru bulundurmak zorunlu olduğu 8.4.1985 gün Tur. Şb. 22271.İ/628 sayılı cevap yazısı içeriğinden anlaşılmaktadır.
Limanların idare ve temizlenmesi derinleştirilip genişletilmesi, taranması, şamadıralarını konulması ve iyi halde tutulması ve diğer bütün liman işlerinni yapılmasında hükümetin mecbur tutulduğu tesbit edildikten sonara, Liman Reisliğinden izin alınmadıkça deniz kıyılarında iskele, rıhtın kızak, kayıkhane, tamirhane, fabrika, gazino, depo, mağaza yapmak, limanlar içinde deniz üzerinde kahvehane yatakhane, gibi tesisler yapmak veyahut herhangi bir suretle limanların genişliğini bozmak 618 sayılı Limanlar Yasası hükümlerine göre yasaklanmıştır.
Ne var ki turizm hareketlerinni ve turistlik işletmereni büyük oranma milli ekonomiye olumlu katkıları bulunduğu bir gerçektir. Turizm ve Kültür Bakanlığınca verlen turizm işletmesindeki belgede yapılmasına izin verilen su kayağı, deniz motoru ve yelkencilik gibi turistlik hizmetlerin yapılması, turistlerni can güvenliğinin sağlanması açısından cankurtaran kayığının bulundurulması zorunlu olduğuna göre tüm bu turistik hizmetlerin ifası amacıyla bir iskele gereksinimi kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Denize doğru uzatılan söz konusu iskelenin temelli olmayıp her zaman sökülebilen basit nitelikte bulunduğu, denizden yararlanmayı ve deniz trafiğini engellemediği saptanmıştır. Her uyuşmazlığın kendi koşulları içerisinde değerlendirilip sonuca ulaştırılması gerekir. Hizmetlerin ifasında devletin organları arasında ahenkli, düzenli ve koordineli bir çalışma düzeninin yaratılması devlete güven ilkesinin doğal sonucudur.
O halde yetkili devlet organlarına izin verilen turistlik hizmetlerin ifası ve can güvenliğinin sağlanması amacı ile yapılan ve turistik otelin turizme yönelik faaliyetiyle bütünleştiği ve böylece davalını yukarda açıklanan eyleminin kamu malı sayılan denize elatma niteliğinde sayılamayacağı cihetle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle hükmün ONANMASINA, 11.7.1986 tarihinde oybirliği ile karar verildi.d