DAVA : Taraflar arasında görülen davada; davacı, tapu kaydına ve zilyetliğe dayanarak tapulamaca senetsizden davalı hazine üzerine tespit edilen 1309 sayılı parsele ait tapunun iptaliyle adına tescilini istemişdir. Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Mahkeme, yapılan keşif ve toplanan delillere göre, davanın reddine karar vermiştir. Bu karar süresinde davacı tarafından temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava, miktar fazlası olarak hazine adına tespit gören taşınmazın bitişik parsele revizyon gören tapu kapsamında kaldığından bahisle iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacının dayandığı 1955 tarih, 18 nolu tapu kaydının, adına tespit edilen 1054 parselle birlikte dava konusu 1309 parsel sayılı taşınmazı da kapsadığı, her ne kadar batı ve güney yönde mütegayyip kişileri sınır göstermekte ise de, bu yönlerdeki 1053 ve 1955 parsel sayılı taşınmazların Hazinece dağıtım yolu ile özel kişilere verildiği ve bu sınırların da diğer sınırlar gibi sabit hale geldiği uygulama ve getirtilen komşu kayıtlardan anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, davanın kabulü gerekirken sınırların sabit olmadığından söz edilerek reddedilmesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün belirtilen nedenden ötürü HUMK. nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin harcın iadesine, 23.1.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Diğer Bölümlerimiz +
Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini

Yargıtay Kararları 2007 2006 2005 2004 2003 2002 2001 1999 1998 1997 1996 1995 1994 1993 1992 1991 1990 1989 1988 1987 1986 1985 1984 1983 1982 1981 1980 1979 1978 1977 1976 1975 1974 1973 1927-1972