 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E:1986/1448
K:1986/1099
T:10.02.1986
* TAPULAMA
* SİCİLLERİN HUKUKSAL DEĞER
* HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE
ÖZET : Tapulamaya bağlı olmayan ve sicil oluşturulma yan yerler için 766 sayılı Tapulama Kanununun 31/2. maddesi hükmünün uygulanması olanağı yoktur.
(766 s. Tapulama K m. 31/2, 35)
Taraflar arasında görülen davada; davacı Hazine vekili, dava konusu 101 parsel sayılı taşınmaza ilişkin tapulama tesbitinin bu parsele revizyon gören topunun miktar fazlasına hasren iptalini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, 766 sayılı Yasanın 31/2. maddesinde öngörülen on yıllık hak düşündürücü sürenin geçirilmesinden sonra açıldığından bahiste, davanın reddine karar verilmiştir. Kararın temyizen incelenmesi süresinde davacı Hazine tarafından istenilmekle; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü
Davacı Hazine, dava konusu 101 parsel sayılı taşınmazın tapulamaca tesbit edilen miktarı ile tesbitine dayanak yapılan tapu kaydında yazılı miktar arasındaki farkın Devletin hüküm ve tasarrufundaki özel mülkiyete konu teşkil etmeyen yerlere elatmaktan ileri geldiğini bildirerek tesbitin iptali isteğinde bulunmuştur. Bilindiği gibi 766 sayılı Tapulama Kanununun 31. maddesinin 2. fıkrası hükmü "tapulamaya müsteniden tesis olunan tapu sicilleri" ile ilgili davalarda uygulama yeri bulunur. Tapulamaya bağlı olmayan ve sicil oluşturulmayan yerler için bu hükmün uygulanması olanağı yoktur. Böyle yerler için sicil oluşturulması da hukuken değer taşımaz. o halde, işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın 766 sayılı Tapulama Kanununun 31/2. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilmesinden sonra açıldığından bahisle reddine karar verilmesi isabetsizdir. Davacı Hazinenin temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince (B0ZULMASINA) peşin harcın iadesine, 10.2.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.