 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
E: 1986/11332
K: 1986/12293
T: 24.11.1986
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı (Kartal 3. Asliye Hukuk Hakimliği)nden verilen 11.3.1986 gün ve 525/203 sayılı hükmün onanmasına dair daireden verilen 16.6.1986 gün ve 6904/6930 sayılı kararın süresi içinde tashihen tetkiki Hasan vekilleri tarafından istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü :
Dava, hata ve hile hukuksal nedenine dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı damadı olan davalılardan Hayri'ye babasından kalan taşınmazların tapudaki intikallerinin sağlanması için vekaletname vermeyi amaçlamış ikken davalıların hilesi sonucu parsellerdeki payının trampa yetkisini içeren vekaletname düzenlenmek suretiyle hataya düşürüldüğünü, bu nedenle trampa yolu ile yapılan temlikin iptal ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Davacı Ayşe, Antalya 4. Noterliği'nce düzenlenen 25.1.1985 gün ve 2822 sayılı vekaletname ile tapudaki intikali sağlamaya ve trampa yapmaya davalı Hayri'yi vekil tayin etmiştir. Vekil Hayri'de vekaletnamedeki tevkil ve trampa yetkisine dayanarak diğer davalı Mustafa'yı vekil tayin etmiş, vekil Mustafa'da davacı Ayşe'ye ait 307, 308, 309 ve 310 sayılı parsellerdeki paylarını davalı Hasan'ın 316 sayılı parselindeki payı ile trampa etmiştir. Akitlerde, hata, hile gabin ve ikrahın vukuu halinde HUMK.nun 293. maddesinin 4. bendine göre olayda tanık dinlenebileceği hükme bağlanmıştır. Ancak, davacı, senette yazılanların noter tarafından kendisine okumadığını veya senedin yazıldığı gibi okunmayıp, başka şekilde okunduğunu ileri sürmüş olması halinde tanık dinlenebilir. HGK.nun 5.7.1960 gün ve 1-61/47 sayılı kararında açıklandığı gibi davacı temliki sağlayan vekaletnamenin kendisine okunmadığı veya değişik şekilde okunduğunu ileri sürerek sahteliğini iddia etmediğine göre, hata hile iddiası yönünde davada tanık dinlenemez. Dairenin devamlılık kazanan yargısal uygulamaları da bu yöndedir. Sözü edilen vekaletnamenin davacıya okunduğu, arzusuna uygun olduğu vekaletnamenin sonuç kısmında belirtildiğine göre, işbu vekaletname HUMK.nun 295. maddesi gereğince kat'i delil teşkil eder.
Hal böyle olunca, iddianın ileri sürülüş biçimi nazara alınarak tanık dinlenmeden davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabul edilmesi isabetsizdir. Davalı Hasan'ın karar düzeltme isteği yerindedir. Kabulü ile dairenin 16.6.1986 gün 6904/6930 sayılı onama ilamının ortadan kaldırılmasına 11.3.1986 gün ve 525/203 sayılı yerel mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin harcın iadesine, 24.11.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.