 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1986/393
K: 1986/3113
T: 02.10.1986
DAVA : Taraflar arasındaki davanın, (Ankara 9. Asliye Hukuk Hakimliği)nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 16.10.1985 tarih ve 775/541 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki taraflar vekillerince istenmiş olmakla; dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ve davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Taraflar arasında yılı içinde bitirilmek üzere akdedilen sözleşmeye göre yüklenici tarafından 1983 yılı sonunda bitirilemeyen iş 1984 yılına sarkmıştır. İdare tarafından Ankara Yirmibirinci Noterliği'nden keşide edilen 29.2.1984 tarihli ihtarnamede 1983 yılı birim fiyatları uygulanmak kaydıyla ve cezalı olarak müteahhidin işe devam etmesi hususu davacı yükleniciye bildirilmiş ve buna karşı yüklenicinin verdiği tarihsiz ve 16.3.1984 tarihinde idareye ulaştığı anlaşılan cevabı yazıda, röperlerin tesbiti ve krokilerinin çıkarılmak üzere bir heyet gönderilmesinin istendiği, bunun üzerine 2.4.1984 tarihinde idare ve müteahhit firma yetkililerinin bir araya gelerek röper krokilerini tanzim edip davacı firmaya teslim edildiği hususu tanzim edilen belgelerden anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı yüklenici 1984 yılına sarkan işi davalı idarenin teklifi üzere 1983 yılı birim fiyatlarıyla ve cezalı olarak yapmayı kabul etmiş olup yüklenicinin daha sonra bu kabul dışına çıkarak 1984 yılı birim fiyatlarının uygulanması ve cezalı sürenin kaldırılması isteğinde bulunması haklı sayılamaz. Taraflar arasında 1984 yılındaki işle ilgili oluşan rıza birleşmesi gözardı edilerek bilirkişi raporundaki görüşe uygun olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
3 - Davacı bina tesisatı dışında kullanılan demir, çimento ve akaryakıt için fiyat farkı talep etmiş olup bilirkişilerce yapılan incelemede ise 8/2574 sayılı kararname hükümlerine göre hesaplama yapılmıştır. Oysa ki dava dilekçesindeki istek, sözleşmenin 9/R maddesine dayanmaktadır. Bu durumda mahkemece anılan sözleşme maddesine göre fiyat farkının var olup olmadığı hususunu araştırıp varsa yeniden yapılacak bilirkişi incelemesi sonucuna göre hüküm tesis edilmesi gerekmektedir.
4 - Dava dilekçesinde banka iskonto faizi talebinde bulunmuş ise de mahkemece hükmedilen meblağ üzerinden yasal faize hükmedilmiştir. Talep doğrultusunda iskonto faizinin dava tarihi itibariyle Merkez Bankası'ndan sorularak tesbit edilecek oran üzerinden faize karar verilmesi gerektiği halde aksine düşünceyle verilen karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenle davacının ve davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte yazılı nedenlerle kararın davalı yararına, dördüncü bentte yazılı nedenle davalı yararına (BOZULMASINA), 6500 lira durşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 6500 lira vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 2.10.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.