 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E:1986/714
K:1986/4614
T:01.07.1986
* KADASTRO KOMİSYONUNUN YETKİ SINIRI
ÖZET : Kadastro komisyonunca düzenlenen sınırlama ile Etalıditle] ilgili cetvellerin askıya çıkarılması şahsen bildirim [tebliğ] hükmündedir.
Kadastro komisyonunun yaptığı ilk tesbit işlemini değiştirmek sureti ile tesbite itiraz etmeyen Hazine yararına yeniden tesbit yapmasına yasal olanak yoktur.
(2613 s. KİTK m. 26)
Davacı Halide vekili ve davacı Aydın tarafından, davalı Hazine aleyhine 6.5.1974 gününde verilen iki ayrı dilekçe ile kadastro tahdidinin iptali ile tapu kaydı zilyetlik ve olağanüstü kazandırıcı zamanaşımına dayanarak tescil istenmesi üzerine her iki davanın birleştirilerek yapılan muhakeme sonunda; birleştirilen davaların reddine müdahilerin isteklerinin ve Meliha hakkındaki davanında husumetten reddine dair verilen 27.3.1985 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar Halide vekili ve Gönül vekili ile müdahiller Emine, Sıdıka ve Ihsan tarafından istenilmekle; dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü:
Kadastro komisyonu, beyannamelerinde yazılı olan tapu kayıtlarına dayanarak 91 ada 7 parsel sayılı taşınmazı Aydın, 8 parsel sayılı taşınmazı ise paylarını belirtmek suretiyle Halide, Ahmet ve Ayşe adlarına tahdit etmiştir. Tahditle ilgili cetvelleri askıya çıkarmış, askı ilanı süresinde, Müzeyyen ve arkadaşları vekili ile Halide, 7 parsel sayılı taşınmazın; ayrıca, Halide payının azlığından mütevellit 8 parsel sayılı taşınmazın tahditlerine itiraz etmişlerdir. Kadastro komisyonu, gerekli incelemeyi yaptıktan sonra ittihaz ettiği 23.5.1974 gün ve 177 sayılı ek karar. ile, Münevver ve arkadaşları. vekilinin itirazını yerinde görerek 7 parsel sayılı taşınmazdan belli bir kesimi tefrik ederek tapu kaydına binaen 338 parsel sayı ile Münevver ve arkadaşları adlarına tahdidine karar vermiş, Halide'nin 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazların tahdidine vaki itirazını reddetmiştir. Bu arada, kadastro komisyonu, Hazinenin tahdide itirazı olmadığı halde, keleme, sahipsiz yer olduklarından bahisle 8 parsel sayılı taşınmazdan 335 ve 7 parsel sayılı taşınmazdan ise 336 ile 337 parsel sayılı taşınmazları ayırarak bu yerleri Hazine adına tahdit etmiştir.
Dava, sözü edilen tahdit işleminin iptali ile 335, 336 ve 337 parsel sayılı taşınmazların; tapu kaydı, zilyetlik ve olağanüstü kazandırıcı zaman aşımına dayanarak tescili istemine ilişkindir.
Kadastro komisyonunca düzenlenen tahditle ilgili cetvellerin askıya çıkarılması şahsen tebliğ hükmündedir. Kadastro komisyonu, tahdide itiraz edildiği takdirde, gerekli incelemeyi yapar, itiraz yerinde ise, itiraz doğrultusunda tahdidi düzeltir, itirazı varit görmezse reddeder. Tahditle ilgili cetvellerin askıya çıkarılmasından sonra kadastro komisyonu, itiraz dışında tahdidi değiştirmesi ve tahdide itiraz etmeyen üçüncü kişiler yararına karar vermesi mümkün değildir. Açıkça izah olunduğu vechile, kadastro komisyonunun, Hazinenin itirazı olmadığı halde, 8 parsel sayılı taşınmazdan 355, 7 parsel sayılı taşınmazdan da 336 ve 337 parsel sayılı yerleri tefrik ederek adı geçen idare adına tahdit ve tesciline karar vermesi, 2613 sayılı Yasa hükümlerine aykırıdır. Kadastro tahdidine itiraz etmeyen Hazinenin bir hakkı var ise, ait Olduğu genel mahkemede dava açarak hakkını arayabilir.
Bu itibarla, "kadastro komisyonunun 25.3.1974 gün ve 177 sayılı ek kararının 7 ve 8 parsel sayılı taşınmazlardan 335 (493), 336 (494) ve 337 (495) parsel sayılı taşınmazların tefriki ile bu taşınmazların Hazine adına tahdidine ilişkin kısmının iptaline" karar vermekle yetinilmesi gerektiği düşünülmeden işin esasına girişilerek yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Sonuç : Yukarıda açıklanan nedenlerle mümeyyizler vekillerinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), sair hususların şimdilik incelenmesine mahal olmadığına, 1.7.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.