 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1986/5534
K: 1987/5039
T: 11.06.1987
DAVA : Davacı vekili tarafından davalı aleyhine 16.9.1985 gününde verilen dilekçe ile hükmen tescil veya bedelin tahsilinin istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda hükmen tescil isteminin kabulüne dair verilen 13.3.1986 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne ve duruşma isteğinin değer itibariyle reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü :
KARAR : Taraflar arasında satış vaadi sözleşmesi yasal koşulları içermekte olup buna göre davalı gerek kendisine ait 3/32, gerekse evlatlığı Murat'a ait 9/32 payın davacıya satışını vaadetmiştir. Ayrıca üçüncü kişi adına kayıtlı şuf'a davasına konu 20/32 payında dava kazanıldığında ferağının verileceğinden yükümlenilmesi mevcut yapıların sözleşme uyarınca davacıya devrine engel teşkil etmez "Çoğun içinde azda vardır" kuralı uyarınca davacının 12/32 pay için istekte bulunmasına yasal bir engel yoktur. Dilekçeye 9/32 payın davalının velayetindeki Murat'a aidiyeti ifade edildiğine ve bu payında tescili istendiğine göre, davanın velayeten ve asaleten açıldığı açıktır. M.K. nun 257. maddesi göre ana, babaya ait hak ve vazifeler evlat edinene geçer. Bu itibarla velayet hakkı davalıda olduğundan bu sıfatla yapılan satış vaadi mümkün bulunduğu gibi olayda kayyum itirazı da yerinde değildir. Duruşma sırasında ileri sürülmeyen reddi gerekmiştir.
Ancak mahkemece hüküm altına alınacak karar harcının doğru hesaplanması icabeden ve bu husus re'sen gözönünde tutulacağından yargılama giderinden olan harcın da davacı vekilinin duruşmadaki beyanı doğrultusunda davacıya yükletilmesi gerekirken mahkemece harç hususunda bir karar verilmemiş olması usulsüz isede bu yön yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasına "peşin alınan harcın mahsubu ile davacıya yükletilmesine" sözlerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile 11.6.1987 gününde ONANMASINA, oybirliğiyle karar verildi.