 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1986/1578
K: 1986/5239
T: 16.09.1986
DAVA : Davacı Dereağzı Köyü muhtarı (H.A.) tarafından, davalı Yolalan Köyü aleyhine 21.11.1984 tarihinde verilen dilekçe ile yaylaya elatmanın önlenmesini istenmesi üzerine yapılan mahkeme sonunda, davanın kısmen kabul ve kısmen reddine dair verilen 26.12.1985 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle gereği düşünüldü:
KARAR : Hüküm eksik inceleme ve soruşturmaya, yetersiz keşfe dayanmakla isabetli bulunmamıştır.
Davalı Yolalan Köyü vekili, tarafları arasında dava görüldüğünden bahsetmiş olmasına rağmen, mahiyeti ve kesin hükmün mevcudiyeti araştırılmamıştır. Diğer yönden Kavakdibi mezrası ile bağlı olduğu Dereağzı Köyünün önceden Ermeni Köyü oldukları, bir süre boş kaldıkları ve sakinlerinin sonradan yerleştirildikleri bildirilmiştir. Açıklanan husus doğru ise davanın dinlenebilmesi ve çekişmeli yaylanın bu köye tahsis edilmesi gerekir. Bu hususun araştırılması gerektiği düşülmemiştir. Ayrıca çekişmeli yerde, özel mülklerin mevcudiyetinden bahsedildiğine göre, ilgili yerlerin tefriki ile yaylanın zeminde kapandığı alanın saptanması iktisa eder. Davada bu hususlar gözetilmemiştir. Teknik bilirkişice çizilen krokide kırmızı renkle gösterilen ve (A) harfiyle belirtilen yerden Yolalan köyünün yararlandığı, bilahare çekişmeli yayladan taraf köylerin müştereken yararlandıkları bildirilmiştir. Mahalli bilirkişi sözleri kendi içeriği ve tanık sözleri ile çeliştiği, çelişikliğin giderilmesi gerektiği hatırlanmamıştır.
Öte yandan, davayı takip etmediklerinden ötürü (B.A.) ve arkadaşlarının müdahale isteklerinin reddi isabetli ise de, çekişmeli arazide yayladan başka özel mülkler de bulunduğuna nazaran haklarını savunma bakımından (İ.E.) ve (E.E.)'nın müdahale isteklerine ilişkin olmak üzere olumsuz karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca, kısa karar ile gerekçeli karar çelişmektedir.
Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için ilk önce kesin hüküm hususu açıklandığa kavuşturulmalı kesin hüküm yok ise (İ.E.) ve (F.E.)'nın müdahale istekleri kabul edilmiş, Kavakdibi mezrasının Dereağzı Köyüne bağlanmadan önce müstakil köy olup olmadığı, müstakil köy ise bu köyün, değil ise bağlı bulunduğu Dereağzı Köyünün Ermeni Köyü olup olmadıkları ilgili mercilerden sorulmalı, Ermeni köyü olduğu anlaşılırsa, sakinlerinin iskan tasarrufu ile yerleştirilip yerleştirilmedikleri ve çekişmeli yaylanın iskanen tahsis edilip edilmediği saptanmalı, yapılacak araştırma olumlu sonuçlanırsa, tahsis belgesi zemine uygulanmalı, varılacak sonuç diresinde bir hüküm kurulmalıdır. Aksi takdirde dava reddedilmelidir. Yapılacak araştırma sonunda Dereağzı Köyünün kadim köy olduğu anlaşıldığı takdirde; o zaman yaylada yararı bulunmayan komşu köy mensupları arasından seçilecek yaşlı ve tarafsız bilirkişiler aracılığıyla mahalen keşif yapılmalı, özel mülkler tefrik edildikten sonra çekişmeli yaylanın kapsadığı alan zeminde saptanmalı, bilirkişilerden yaylada kadim yararlanmanın hangi tarafa ait olduğu sorulmalı, tarafların gösterecekleri tanıklar arazi başında dinlenmeli, bilirkişi ve tanık sözleri arasında çelişiklik hasıl olursa telifi cihetine gidilmeli, teknik bilirkişiye keşfi izlemeye ve infaza elverişli kroki düzenlettirilmeli, bilahare tüm deliler ayrı ayrı değerlendirmeli ve varılacak sonuç dairesinde hüküm kurulmalıdır. Açıklanan biçimde bir inceleme ve araştırma yapılmadan kurulan hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de,
Teknik bilirkişi krokisinde kırmızı taralı olarak gösterilen ve (A) harfi ile belirtilen kesime davacı köyün yararlanma hakkı saptanamadığına nazaran davanın reddine karar verilmesi gerekirken "mezkür yerin davalı Köyün istifadesine terkine" şeklinde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 16.9.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.