Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1986/9780
K: 1986/4819
T: 05.05.1986
DAVA : Taraflar arasında tapulama tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle gereği görüşüldü:
KARAR : Tapulama sırasında 947, 1101, 1232, 1233, 1453, 1455, ve 2071 parsel sayılı yüzölçümleri tutanaklarında yazılı yedi parça taşınmaz tapu kaydına, tapu dışı pay satınalma ve miras yoluyla geçen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalı (A.G.) ve paydaşları adına payları belirtilmek suretiyle tesbit edilmiştir. İtirazı tapulama komisyonunca reddedilen davacı (S.Ç.) taşınmazların iştirak halinde bulunduğunu, paylaşma olmadığını ve payını satmadığını ileri sürerek davalı (A.G.)'in payına yönelik olarak dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulüne, nizalı parsellerin davacı (S.Ç.) ile diğer kayıt maliki ve mirasçıları adına payları gösterilmek suretiyle tesciline karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmişti.
Nizalı taşınmazların tarafların dayandıkları hazinenin iskan yoluyla dağıtımına dayanılarak oluşturulan 17.12.1934 gün, 1535; 17.12.1934 gün, 1534; 17.12.1934 gün, 1536; 17.12.1934 gün 1539 ve 17.12.1934 gün 1538 numaralı tapu kayıtlarının kapsamı içinde kaldığı yönünden taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, tapuda kayıt maliki gözüken (B.Ç.)'ın mirasçısı durumunda bulunan davacı (S.Ç.)'ın davalıya yapmış olduğu tapu dışı satışın geçerli olup olmadığı yönünde toplanmaktadır. Mahkemece davalıya taşınmazlardaki payını satan (S.Ç.)'ın taşınmaza iştirak halinde malik olduğu, iştirak halindeki paydaşlardan birinin üçüncü kişi durumunda bulunan davalıya yapmış olduğu tapu dışı satışın geçersiz olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Oysa, tapuda davalının satıcısı (S.Ç.)'ın miras bırakanı (B.Ç.)'ın 1/5 payı bulunmakla olup, bu pay iştirak halinde mülkiyet hükümlerin değil, müşterek mülkiyet hükümlerine tabiidir. Tapu kayıt maliklerinden davacının miras bırakanı (B) 1932 yılında ölmüş ve tek mirasçı olarak oğlu davacıyı bırakmıştır. Şu hale göre, taşınmazlardaki 1/5 pay müşterek mülkiyet hükümlerine göre davacıya geçmiştir. Tapu kaydı maliklerinden davacının dedesi (M.Ç.) 1933, büyükannesi (H.Ç.) 1938 ve amcası (İ.Ç.) ise 1946 yılında ölmüş, davacıya bunlarda da pay intikal etmiştir. Ne var ki, (M.Ç.), (H.Ç.) ve (İ.Ç.)'ın davacıdan başka mirasçıları bulunduğu için, adı geçenlerden intikal edenpaylar iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabiidir. İştirak halinde paydaşlardan birinin üçüncü kişiye tek başına yapmış olduğu satış geçersizdir. Bu itibarla, mahkemenin (M.Ç.), (H.Ç.) ve (İ.Ç.)'tan davacıya gelen payların satışının geçersiz olduğu yolundaki kabulünde bir isabetsizlik yoktur. Davacı, babası (B.)'tan gelen 1/5 payını üçüncü kişilere satabilir. Davacını bu payını 3.8.1962 günlü senetle davalıya sattığı ve taşınmazların bazılarının zilyetliğini davalıya teslim ettiği, satış senedi içeriği, mübrez vekaletname ve dinlenen tanıkların sözleriyle belirlenmiştir. Tapulu taşınmazların tapu dışı satış kural olarak geçersizdir. Tapulama Kanunu'nun 32/c maddesinde yazılı koşulların gerçekleşmesi halinde tapu dışı satış hukuki sonunç doğurur. Tapu dışı satışın geçerli olabilmesi için satış günü ile tapulama tesbitininyapıldığı gün arasında 10 yıllık sürenin geçmiş olması, satışın bozulmamış bulunması ve satın alan kişinin 10 yıl süre ile taşınmazlara zilyet bulunduğunun saptanması gerekir. Davacı taşınmazların bazılarını davalını zilyetliği altında bulunmadığını ileri sürmüş, davalı vekili de tutanağa geçirilen beyanında taşınmazların bir kısmına zilyet olmadıklarını vurgulamıştır. O halde, mahallinde keşif yapılarak satış gününden sonra davalın hangi taşınmazlara el koyduğu ve zilyet bulunduğu araştırılıp saptanmalı, satış gününden sonra davalının zilyet bulunduğu taşınmazların belirlenmesi ve zilyetlik süresinin 10 yıla ulaştığının saptanması halinde bu parsellere ilişkin 1/5 paya yönelik davanı reddine karar verilmek gerekirken, bu yön gereği giri araştırılmadan davacının tümünün kabulüne karar verilmesi isabetsiz, davalının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 766 sayılı Tapulama Kanununun 73. maddesince harç alınmamasına 5.5.1986 gününde oybirliği ile karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini