 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1986/1986
K: 1986/2341
T: 17.04.1986
DAVA : Taraflar arasındaki senet iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı, davalılardan (K.T.) aleyhine Gülnar asliye Hukuk Mahkemesinin 1982/172 esasında mani müdahale davası açtıklarını, bu davada davalıların ibraz ettiği 14.3.1967 tarihli senedin sahte olduğunu, zira murisleri (M.T.)'in böyle bir senet yapmadığını, mühür kazınıp basıldığını, tanıkların haberi olmadığını ileri sürerek senedin iptalini istemiştir.
Davalılardan, (K.T.), senedin (N.T.) ile (D.T.) arasında düzenlendiğini bildirerek husumet itirazında bulunmuş ve ayrıca senedin doğru olduğunu gelin kayınbaba arasında düzenlenmiş olması nedeniyle muhtara tasdik ettirmediğini savunarak davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iptal konusunun men'i müdahale davasında çözümleneceği ve davacının senette taraf olmadığı gerekçesiyle davalı (D.T) hakkında açılan davanın; senette alıcı ve satıcı olarak taraf olmayan davalı (K.T.) hakkındaki davanın da husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
1 - Senette taraf olmayan davalı (K.T.) aleyhine açılan davanın reddi kararına yöneltilen temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Davacı, Gülnar Asliye Hukuk Mahkemesinin 1982/172 esas sayılı tazminat ve aynı mahkemenin 1982/166 esa sayılı men'i müdahale davalarında davalı tarafın ibraz ettiği senede karşı davacılar vekili, senedin iptali için ayrı dava açacağını, bu hususta mehil verilmesini istemiş ve eldeki bu senet iptali davasını açmıştır. HUMK.'nun 314 üncü maddesi gereğince senedin sahteliğini iddia eden kimse davayı gören mahkemede bu iddiasını hadise şeklinde ileri sürebileceği gibi ayrı dava da açabilir. Yasanın bu hükmüne dayanarak ayrı bir senet iptal davası açmakta hukuki yararı vardır. Öte yandan, iptali istenen senedi imzalayan ve imzası sahte olduğu ileri sürülen (N.T.) davacının babasıdır. Davacı mirasçı olarak bu senedin sahteliğini öne sürebilir ve iptalini isteyebilir. bu uygun bir karar verilmesi gerekirken, davacının hukuki yararının yokluğundan ve senette taraf olmadığından bahisle, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : 1. bentte açıklanan nedenle davalı (K.T) hakkındaki davanın reddine ilişkin karara yöneltilen temyiz itirazlarının reddiyle bu davalı hakkındaki kararın ONANMASINA, 2 bentte nedenle diğer davalı (D.T) hakkındaki davanın reddine ilişkin kararın BOZULMASINA, 17.4.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.