 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 1986/2276
K: 1986/4619
T: 21.04.1986
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 17.2.1986 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : HUMK.'nun 62; 7201 sayılı Kanunun 11 inci maddeleri hükmüne göre ilamda vekille temsil edildiği anlaşılan borçluya doğrudan icra emri çıkarılamaz. Bu konudaki borçlu şikayetinin kabulü gerekir iken tebligata ıttıla kesbedildiğinden bahisle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile merci kararının İİK.'nun 366 ve HUMK.'nun 428 inci maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 21.4.1986 gününde, oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
İİK.'nun 24 üncü maddesi hükmüne göre ilamlı takipte genel ilke olarak icra emrinin borçluya tebliğinde yasaya aykırılık yoktur. Zira İİK.'nun 338,338/a maddeleri gereği mal beyanında bulunma mecburiyeti ve vekilin borçlu adına bilerek mal beyanında bulunma yetkisine sahip olmadığından, bu açıdan tebliğatın asile yöneltilmesi yerindedir. HUMK.'nun 62 nci maddesi ilamı alan davacı alacaklı lehine vazedilmiş bir hükümdür. Tebliğat Kanunu hükümlerinin olayla bir ilgisi yoktur. Davayı borçlu adına takip eden vekillerin yetki sınırları belli değildir. İcra takip seyrine katılmamışlardır.
Açıklanan durum karşısında merci kararının onanması gerekirken bozulması yolundaki çoğunluk görüşüne katılmıyorum.