 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1986/6874
K: 1987/550
T: 04.02.1987
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı, (Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi)nce verilen 20.6.1986 tarih ve 761-475 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalıya mal karşılığı (11.925) liralık senet verdiğini, ancak davalının malı teslim etmediği gibi senedi tahrif ile başına iki rakamını koyarak 211.925 lira bedeli hale getirdiğini, icra takibi sonucu bu bedeli tahsil ettiğini bildirerek haksız zenginleşen davalıdan bu para ile birlikte 25.000 lira icra masrafı, ki toplam 236.925 liranın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise, senedin 1982 yılında verilen kereste karşılığı olduğunu, bedeli ödenmediğinden ve açık olarak müvekkiline verildiğinden alacak miktarı yazılmak suretiyle takip mevzuu yapıldığını, davanın yersiz olduğunu bildirerek reddini istemiştir.
Mahkeme, dava konusu olan senedin tanzimi sırasında bedelin yazı ile gösterilen bölümünün boş bırakıldığı bilirkişi incelemesi ile belirlendiğinden rakam hanesine 2 rakamının sonradan yazılmış olmasına itibar edilmeyeceği; taraflar arasında kereste alım-satımına dayılı bir ticari ilişki doğduğunu ve imzası inkar edilmeyen senedin de bu meyanda verildiği, hatırlatılan yemin hakkı da davacı vekilince reddedilmiş olduğu gerekçesi ile sabit olmayan davanın reddine şeklinde karar verilmiştir.
Hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
TTK.nun 588. maddesine göre, senet bedeli hem yazı hem de rakamla gösterilir ve iki bedel arasında fark bulunursa yazı ile gösterilen bedele itibar olunur. Bu hükmün uygulanabilmesi için senedin borçlu tarafından doldurulup tedavüle çıkarılması lazımdır. Olayda ise davalı, davacı ile aralarındaki ticari ilişki sebebiyle senedin kendisine boş olarak verildiğini ve kendisi tarafından miktar hanelerinin doldurulmuş olduğunu kabul ve beyan etmiş bulunmaktadır. Davacı ise, senedi davalıya verirken rakamla miktar hanesinin 11.925 lira olarak doldurulduğunu ancak yazı ile miktar hanesinin açık bırakıldığını ileri sürmüştür. Dosyada mevcut 30.5.1985 tarihli bilirkişi raporunda senedin rakkamla miktar hanesinin önce 11.925 lira olarak yazılmış olduğu ve sonradan baş tarafa 2 rakamı eklenerek 211.925 lira şekline dönüştürüldüğü, yazı ile miktar hanesinin ise daha sonra doldurulduğu belirtilmiştir. Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre, bu durumda yani rakamla miktar hanesinde tahrifat yapıldığı ve yazı ile miktar hanesinin ise hamil tarafından doldurulduğu hallerde TTK.nun 588. maddesinin uygulanacağı ve senedin tahrifattan önceki miktar için geçerli sayılması gerektiği açıklığa kavuşturulmuş bulunmaktadır. Davalının ticari ilişki sebebiyle senedi ilk yazılan miktardan fazla alacağı mevcut ise, o alacağı için ayrıca hukuki yollara başvurabileceği tabi bulunmaktadır. Bu sebeple senedin 11.925 lira için geçerli sayılması ve bunun dışında fazla ödenen miktarın istirdatı talebinin kabul edilmesi gerekir iken, davanın reddedilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 4.2.1987 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.