 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1986/3756
K: 1986/4130
T: 02.07.1986
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Zonguldak Asl. 1. Hukuk Hakimliğince verilen 20.12.1985 tarih ve 2029-701 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin yaptırmakta olduğu inşaatlara ait arsada davalıya ait boruların bulunduğu ve kaldırılması istenmesine rağmen kaldırılmadığını, bu nedenle inşaata geç başlandığını, inşaat planında değişiklik yapıldığını, bu nedenle müteahhide fazladan ödeme yapıldığını, inşaatın geç bitirilmesi nedeniyle zarara uğranıldığını, ayrıca bu geçikme nedeniyle ortakların zarara uğranıldığını, ayrıca bu geçikme nedeniyle ortakların zarara uğradıklarını iddia ederek ek dava ile birlikte toplam (2.667.250) lira zararlarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının gerekli ve yeterli incelemeyi yapmadığını kusurun davacıda olduğunun savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia ve savunmaya, bilirkişi raporlarına ve toplanan tem kanıtlara nazaran (2.093.478.63) liranın davalıdan tahsiline, fazlaya ait istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili istemiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2 - Dava dilekçesinde davalının sebebiyet verdiği olay sonucu kooperatif ortaklarının ödeyecekleri veya kazanç olarak sağlayacakları kira bedelleri dolayısıyle, uğrayacakları zarar dahi talep edilmiş bulunmaktadır. Bahis konusu edilen muhtemel zarar, ortakların şahsi zararları niteliğinde bulunmaktadır. Kooperatif hükmi şahsiyetinin, ortakların muhtemel zararlarını doğrudan doğruya dava etmesi mümkün değildir. Zira kooperatif hükmi şahsiyeti henüz bir zarara uğramamış ve ortaklarına geçikme sebebiyle herhangi bir ödeme yapmamıştır. Bu durumda bahsedilen bu kalem yönünden davanın reddi gerekirken, bu yüzden dahi talebin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 2 numaralı bentte belirtilen nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle kararın davalı yararına BOZULMASINA, 1 numaralı bentte belirtilen nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.7.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.