 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1986/3032
K: 1986/4388
T: 11.07.1986
DAVA : Taraflar arasındeki davadan dolayı İstanbul Asliye 4. Ticaret Mahkemesince verilen 18.12.1985 tarih ve 182 - 1059 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili, davacının Fransadan ithal ettiği ham derinin Türkiye'ye nakli konusunda davalı ile anlaşma yapıldığını, davalının yükleme teyidinden itibaren engeç bir hafta içinde malı yüklemeyi taahhüt ettiğine ve 3 gün içinde İstanbul'a gelebileceğine göre, engeç 10 gün içinde malları getirmesi gerekirken, 2-3 ay gibi çok uzun sürelerde getirdiğini, satıcı Fransız firmasına malın Türkiye'ye geldiği tarihteki kur üzerinden ödemede bulunmayı taahhüt ettiği için davacının malın geç teslim edilmesinden ötürü ilk parti için (1.279.080) lira, ikinci parti için (2.192.520) lira fazla ödemek zorunda kaldığını, ayrıca davalının navlun bedeline de kur farkı uygulayarak (185.628) ve (25.080) lira tahsil ettiğini ileri sürerek, toplam (3.628.308) lira zararın temerrüt faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, sözleşmede malların belirli sürede nakledilmesi konusunda koşul bulunmadığını, davacının teyit verdiği tarihten itibaren bir hafta içinde yüklemeye başlayabileceklerini teklif mektubunda bildirdiklerini, sözlü talimatlarıyla yüklemeye başlayabileceklerini teklif mektubundan bildirdiklerini, sözlü talimatlarıyla yüklemeye başlayıp, malı taşıdıklarını, kamyon üstü gümrükleme nedeniyle davacının deposu elverişli olmadığından malın bir süre bekletilmesini talep ettiğinden malın Salzburg'taki depoya indirilip orada bekletildiğini, geçikmenin davacının bu talebinden ileri geldiğini, davacının ihtarnameleriyle dava dilekçesinde farklı tazminatlar istediğini, 10 kamyonluk ikinci parti taşımaya ilişkin teklifin 17.7.1981 tarihinde verilip 21.7.1981 tarihinde kabul edilmesine göre, davacının 14.4.1981 tarihindeki kura göre fark istemesinin mümkün bulunmadığını, navlun bedeline bu farkı uygulamanın da sözleşmeye uygun bulunduğunu, davacının döviz faturasını teklif mektubunda öngörülen bir haftalık süreden sonra vermesi nedeniyle kendilerinin ödemek zorunda kaldıkları (86.940) lira kur farkı için takas talebinde bulunduklarını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia ve savunmaya, ibraz edilen delil ve belgelere, üçer kişilik iki ayrı bilirkişi kurulunun raporlarına göre, davalının taşıması makul normal sürenin iki katını aşmış olsa bile, sözleşmede taşıma süresi gösterilmediğinden davacının TTK.'nun 780/1 inci maddesi uyarınca sadece navlun bedelinin indirilmesini talep edebileceği, işbu davada davacının bedelin indirilmesini talep etmediğinden ve gecikmeden doğan zararı ise talep edemeyeceğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 11.7.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.