 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1986/235
K: 1986/494
T: 06.02.1986
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Savaştepe Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 9.7.1985 tarih ve 97-60 sayılı hükmün temyizen tetkiki taraflar avukatları tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka şubesine (12.000) DM.'lik DÇM hesabı açtırdığını, bilahare telgrafla vadesini 4 yıla çıkarttığı halde, bankaca talimatı dışında dövizin Türk Lirasına çevrildiğini, bu nedenle de davacının zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin istemi saklı kalmak üzere (1.000.000) lira zararının davalı bankadan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının iki yıl vadeli DÇM hesabı açtırdığını, ancak Bakanlar Kurulunun dövizin 4 yıl vadeli Türk Lirasına çevrilmesi halinde % 39,5 faiz verilmesini kararlaştırmasından hemen sonra davacının o günkü ekonomik koşullara göre daha karlı gördiği için 9.5.1979 tarihli telgrafla 4 yıl vadeli hesap kartonunu imza ettiğini, permi hakkının zayi olup olmadığını öğrenmek üzere başvurusundan ve bankanın cevabından da yapılan işlemden haberdar olduğunu, bu suretle talimatı olmasaydı bile, sonradan icazet vermek suretiyle yapılan işlem sonucuna razı olduğunu, aradan 3 yıl geçip de Batı Alman Markının aşırı değer kazanmasından sonra açılan davanın iyiniyete dayanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia ve savunmaya, ibraz edilen delil ve belgelere, yapılan bilirkişi incelemesine göre davalı bankanın davacının talimatı hilafına dövizi Türk lirasına çevirip zarara uğrattığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, (410.576) liranın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1 - Davacı, davalı bankada 2 yıl vadeli (dövize çevrilebilir mevduat) hesabı açtırmış ise de 1.5.1979 günlü Bakanlar Kurulunca Türk Lirası olarak açılacak 4 yıl vadeli hesaplara % 39.5 faiz verilmesinin kararlaştırılmasından hemen sonra, 9.5.1979 günü bankaya ulaşan telgraf talimatıyla, vadesinin 4 yıla çıkarılmasını" istemiştir. Davalı bankaca davacının bu isteği anılan kararname hükümlerinden yararlanma arzusu olarak yorumlanıp o günkü döviz kuru üzerinde Türk lirasına çevrilerek 4 yıl vadeli yeni bir hesap açılmıştır. Davacının telgraf talimatına rağmen davalı banka, şüpheli durumu ortadan kaldırmak amacıyla hazırladığı 8.5.1979 tarihli yazılı talimat dilekçesini davacıya postalamış, imzalayıp iadesini istemiştir. Davacı bu talimat dilekçesini ihtirazi kayıtsız imzaladığı gibi, 2.10.1979 günlü dilekçesinde sadece permi hakkının zayi olup olmadığını sormak suretiyle yapılan işleme itiraz etmemiştir. Ayrıca daha sonra izinli geldiğinde şubeye uğrayıp hesap kartonunu imzaladığı da anlaşılmaktadır. Tüm bu nedenlerle davalı bankanın bu işlemlerde herhangi bir kusur olduğu söylenemez. Tamamen davacının talimatı ve talimatı olmasa dahi icazeti ile yapılan işlemden dolayı hiçbir kusuru olmayan davalının sorumlu tutulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2 - Davacının temyizine gelince,
Bozmanın niteliğine göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) no'lu bendde gösterilen nedenlerle hükmün davalı banka yararına BOZULMASINA, davacının tüm temyiz itirazlarının ise (2) no'lu bendde gösterilen nedenlerle reddine, 6.2.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.