 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1986/1544
K: 1986/1925
T: 03.04.1986
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Bursa Asliye 2. Hukuk Hakimliğince verilen 4.4.1985 tarih ve 1217-289 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekil, müvekkilinin davalılardan V.Ü.'dan daire alım satımı konusunda anlaştıklarını, daire alım-satım bedeli olan 4.250.000 liradan 250.000 lirayı peşin verdiğini, geriye kalanı için muhtelif vade tarihli 75.000 'er liralık bono verdiğini daha sonra bu davalının edimini yerine getiremediğinden sözleşmenin feshedildiğini bonların iade edilmeyerek bu davalıdan ibraname alınmasına rağmen davalı V. 'nin belirtilen bonoları diğer davalı Ziraat Bankası Hisarbank şubesine teminat senedi olarak verdiği, davalı Ziraat Bankasının müvekkili hakkında icra takibinde bulunduğunu, davalı bankanın alacağının ipotekle temin edildiğini, banka alacağının ipotekten tahsil edilmesi gerektiğini iddia ederek, dava konusu bonolar nedeniyle davalılara müvekkilinin borçlu olmadığından tesbitine bonoların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı V.Ü. iddianın doğru olduğunu, edimini yerine getiremediğini, davacıya ibraname verdiğini, dava konusu bonolardaki borcun bedelsiz olduğunu belirterek davayı kabul etmiştir.
Davalı banka vekili, dava konusu bonoların müvekkiline teminat cirosuyla rehin ve teslim edildiğini, diğer davalının verdiği ibranamenin müvekkilini bağlamayacağını, müvekkilinin iyiniyetli hamil olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia ve savunmaya, toplanılan tüm kanıtlara nazaran, davalı bankanın seçimlik hakkı bulunduğu, dava konusu senetlere dayanarak takip yapmasında yasaya aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının T.Cb. Ziraat bankasına yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2 - Davada iki davalı mevcut olup, davalı V.Ü. senedin lehdarı olup, davayı kabul etmiş bulunmamasına göre onun hakkında davanın kabulüyle davacının dava konusu senetten dolayı V Ü'a borçlu olmadığının tesbitine karar verilmek gerekirken bu davalı hakkında hüküm kurulmaması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte belirtilen nedenlerle davacının davalı T.C. Ziraat Bankası hakkındaki temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte belirtilen nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 3.4.1986 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.