Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1985/336
K: 1985/116
T: 04.03.1985
DAVA : Tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu yaralamaya sebebiyetten sanık Enver Baş'ın mahkumiyetine ilişkin hükmü, Öezl Daire;
(Dosya muhtevasına ve gösterilen gerekçeye göre müdahilin özel hukuka ilişkin "maddi ve manevi tazminat" talep ve haklarının saklı tutulmasına dair kararda bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek Başkan H.A. Saraçoğlu ve Üye M.Uygun'un; (CMUK.nun 365/2. maddesinde "... Amme davasına iltihak edenler şahsi haklarını isteyebilirler" hükmü yer almış olup, tahukkuku halinde bu talebin mahkemece herhangi bir sebeple hüküm altına alınmayabileceğine, atiye bırakılabileceğine dair hüküm yoktur...
TCK.nun 467. maddesi de "işbu iki fasılda yazılı cürümlerden dolayı zarar ve ziyan, tazminat ve zararı manevi şahsi dava ikamesi halinde ayrıca hüküm olunur" şeklindeki emredici hükmüyle keyfiyeti ceza hakimine kesin bir görev olarak yüklemiş, ihtiyarına bırakmıştır.
Yasa bu hususta bir tek istisna kabul etmiş ve bunu da şahsi davaya münhasır olmak üzere CMUK.nun 358/2. maddesinde belirtilmiştir. Sair hususlarda da böyle bir istisna kabulünü yasa koyucu düşünseydi, 358/2. madde gibi ve hatta atıf yaparak orada da düzenlenen, asgari 467. maddeyi hükmedebilir şeklinde düzenlerdi.
Bir hakkın şu veya bu zamanda istenmesi yasal şartları bulunduğu takdirde onun karar altına alınmasını engelleyemez.
Nitekim, Ceza Genel Kurulunun 3.10.1964 gün ve 1964-1800, 5. Ceza Dairesinin 14.6.1961 gün ve 2240-2479 sayılı içtihatları da bu merkezdedir.
Açılanan bu nedenlerle manevi tazminata hükmolunması gerekirken yazılı şekilde saklı tutulmasına karar verilmesi yerinde olmadığından, hükmün bu sebepten bozulması yolundaki ayrık oylarına karşı oyçokluğu ile onanmıştır.
Onama kararına yasal sürede itiraz eden C.Başsavcılığı;
TCK.nun 467. maddesinin yazılışı manevi tazminat isteklerinin hüküm altına alınmasını zorunlu kılar şekildedir. Buna göre Ceza Mahkemesi yasal koşulların bulunması ve isteğinde olması halinde manevi tazminata hükmetmek zorunludur. Ceza Genel Kurulu ve daire kararları da bu yöndedir. Dosyamızda katılan vekili manevi tazminat istemiştir. Tarafların gelir ve sosyal durumu bellidir. Önce saklı tutan ve sonra istenen manevi tazminat talebinden sonra üç oturum geçmiştir, isteğin araştırılmasının duruşmayı uzatacağından söz edilemez.
Bu nedenle Özel Dairenin onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme hükmünün tebliğname gibi bozulmasını istemektedir.
Dosya içeriğine göre sanık Enver Baş idaresindeki 39 AZ 207 plaka numaralı kamyonetle mağdur Kurtuluş Erdoğan'a 4/8 oranında eylemiyle çarpmış ve sabit eser bırakır nitelikte yaralamıştır. Sanık hakkında Babaeski Asliye Ceza Mahkemesinde 23.1.1982 gün ve 1982 gün ve 1982/159 sayılı iddianame ile kamu davası açılmıştır.
Küçük mağdur Kurşuluş Erdoğan velisi Nusayi Erdoğan vekili Avukat Olcay Akgün, 28.1.1983 tarihli dilekçe ile yargılamanın aynı tarihli oturumunda davaya katılma isteğinde bulunmuş ve bu isteğinde "hususi hukuktan doğan dava haklarını mahfuz tuttuğunu" açıklamıştır. Yerel mahkeme aynı günlü ikinci oturumda aynen;
"Talep veçhile küçük Kurtuluş Erdoğan'ın suçtan zarar görmüş olması sebebiyle adına yapılan müdahale talebinin kabulüne ve Avukat Olcay Akgün'ün de vekaletname uyarınca müdahil vekili olarak duruşmaya kabülüne, 28.1.1983 tarihinde karar verdikten sonra küçük mağdur Kurtuluş Erdoğan vekili anne Nusayi Erdoğan vekili Avukat Olcay Akgün, 28.1.1983 günlü dilekçe ile şahsi hakları saklı tutulmak üzere katılma istiğinde bulunmuş, aynı günde yerel mahkeme davaya katılma kararı vermiştir.
Katılan vekili aradan 7 aylık süre geçtikten sonra 15.8.1983 günlü yeni bir dilekçe ile (6) oturumda 17.440 lira maddi ve 250.000 lira manevi tazminatın karar altına alınmasını istemiştir. Yerel Mahkeme bu istemin yapıldığı 15.8.1983 günlü (6) oturumdan sonra iki oturum daha duruşmaya devam etmiş, manevi tazminat istemine ilişkin olarak tarafların mali, iktisadi ve sosyal durumlarını araştırma olanağına sahip olduğu halde bu araştırma ve incelemeyi yapmaksızın gerekçeli kararda katılan vekilinin daha önce tazminata ilişkin ir istemi bulunmadığını ve Özel Hukuka ilişkin bu istemini saklı tuttuğunu sonradan yaptığı maddi ve manevi tazminat isteminin araştırmayı gerektirdiğini ve bu halin de yargılamayı uzatacağı görüş ve gerekçesiyle tazminat isteminin saklı tutulmasına karar vermiştir.
Çoğunluk görüşü itirazın kabulü noktasında toplanmakla beraber gerekçede farklılık doğmuştur.
Çoğunluğun büyük bölümü CMUK.nun 365/2. maddesinde "... amme davasına iltihak edenler şahsi haklarını isteyebilirler" hükmü yer almış olup tahakku halinde bu talebin mahkemece herhangi sebeple hüküm altına alınmayabileceğine, atiye bırakabileceğine, saklı tutulabileceğine veya hukuk mahkemesine bırakabileceğine dair bir hüküm yoktur.
TCK.nun 467. maddesinde "İşbu iki fasılda yazılı cürümlerden dolayı zarar veya ziyan ve tazminat ve zararı manevi şahsi dava ikamesi halinde ayrıca hükmolunur" yolundaki buyurucu hükmüyle ceza hakimine bağlayıcı ve kesin bir görev olarak yüklemiş, bir seçenek tanımamıştır.
Yasa bu konuda tek bir ayrıcalık getirmiş ve bunun da şahsi davaya bağlı olarak CMUK.nun 358/2. maddesinde belirtilmiştir. Diğer hususlarda da yasa koyucu böyle bir ayrıcalığı istemiş olsaydı 358/2. madde gibi ve hatta yollama yaparak orada da düzenler veya 467. maddeye hükmedebilir kuralını kordu.
Bir hakkın şu veya bu aşamada istenmiş olması, yasal koşulları bulunduğu takdirde onun karar altına alınmasını engelleyemez.
Örneğin, Ceza Genel Kurulunun 3.10.1960 gün ve2/46-45 sayılı, 23.10.1972 gün ve 123-330 sayılı ve 4. Ceza Dairesinin 30.4.1964 gün ve 1964/1800, 5.Ceza Dairesinin 14.6.1961 gün ve 2240-2470 sayılı içtihatları da bu paraleldedir gerekçesine dayanarak itirazın kabulü yolunda,
Ceza Genel Kurulu Başkanı S.Korkmaz ile Üye 1. Oğuz ise; Dosya içeriğine göre, yerel mahkeme, manevi tazminat isteminin yapıldığı oturumdan itibaren bu istem hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verebilme hususunda gerekli soruşturma ve inceleme olanağına sahip bulunduğu halde 15.8.1983 tarihinden sonra yargılamayı uzatacağı görüşüyle manevi tazminat isteminin saklı tutulmasına karar vermiştir.
Bu nedenle manevi tazminatın saklı tutulmasına ilişkin karar isabetsiz olduğundan, itirazın bu gerekçeyle kabulü yolunda oy kullanmışlardır.
Bu itibarla itirazın kabulüne, Özel Daire onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün manevi tazminat hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiren buna ilişkin isteğin saklı tutularak hukuk mahkemesine bırakılması isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmelidir.
Çoğunluk kararına katılmayan Üyeler; Yerel Mahkemelerin manevi tazminatın saklı tutulmasına ilişkin görüşünün dayandığı gerekçelere göre itirazın reddi yolunda oy kullanmışlardır.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini