Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1985/4294
K: 1985/7382
T: 04.07.1985
DAVA : Davacılar, iş kazası sonucu meydana gelen ölüm nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesine karar verilmesine istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmekle; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin miras bırakanı L.'nin 12.3.1980 günü, davalı şirkete ait servis aracı ile işçİlere diktirilmekte olan iş elbiselerinin provası için topluca Urfa'ya gidilip, işyeri olan Hilvan'a dönülürken, Urfa'dan 15 km. kadar ayrıldıkları sırada ve saat 18.30 sularında, araçları diğer bir araç tarafından işverenin aracındaki kişilerin aşağı indirilip ateş edilerek taranması sonucu öldürüldüğünü iddia ederek, müvekkilleri için maddi ve manevi tazminat istemiştir.
Sonradan, davacılar maddi zarar isteklerini atiye bırakmışlardır.
Gerçekten, uyuşmazlıktaki somut olay, yukarda anlatılan biçimde geçmiş; o yörede Süleymani Aşireti'ne mensup bir kişinin aynı gün Urfa'da öldürülmesi üzerine bu işin Hilvan'lı apocular tarafından yapıldığına inanan aynı aşiret mensuplarından üç kişi, bir otomobille Urfa-Hilvan yolu üzerine çıkıp yolda rastladıkları davalı şirket aracını durdurarak içindeki 7-8 kişiyi aşağı indirip, "Hilvanlılar ayrılın, diğerleri yere yatsın", ihtarından sonra davacıların murislerinin de aralarında bulunduğu 6 kişiyi otomatik silahlarıyla tarayarak kaçmak isteyen fabrika şoförünü de tabanca ile vurup öldürmüşlerdir. Sonradan, olayın sanıkları yakalanmışlardır. Dosya içinde mevcut Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi tutanak örneklerindeki sanık ifadelerinden iki sanığın olayı bu açıklığı ile itiraf ettikleri anlaşılmaktadır.
Böyle bir olayda, işverenin mali sorumluluğu hukuki yönden belirli sorumluluk ilkeleri açısından incelenecek olursa, önce karşımıza işverenin işyerinde çalışan işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için koruma tedbirleri alma yükümlüğü çıkar (İş Kanunu, m. 73-82). Bu koruma kuralları, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü'nde ve Umumi Hıfzısıhha Kanunu'nun ilgili maddelerinde belirtilmiştir.
Genel koruma niteliğinde bulunan bu tedbirler de yeterli görülmemiş ve Borçlar Kanunu'nun 332. maddesinin 1. fıkrasında, işveren işçinin iş dolayısıyla karşılaşabileceği tehlikeyi önlemek üzere, işin mahiyeti bakımından ve hakkaniyet dairesinde kendisinden beklenebilecek tedbirleri almakla da yükümlü tutulmuştur.
Ancak, burada önemle belirtmek gerekir ki, bu koruma tedbirlerinin kanun ve tüzüklerin işverene yüklediği veya işin mahiyeti ve hakkaniyet icabı işveren tarafından alınması gerekli tedbirler olması ve asıl önemlisi de alınmayan tedbir, gösterilmeyen özenle sonuç arasında mantıki illiyetin dışında, ötesinde uygun illiyet (hukuki illiyet) ilişkisinin bulunması şarttır. Sonuç, niteliği itibariyle mutlaka bu illiyete uygun olmalı ve onun uygun bir sonucu olarak ortaya çıkmalıdır. Davada somutlaşan olay ise, tamamen yöredeki anarşik ortamın ortaya çıkardığı bir olaydır. Genel yol güvenliğinin sağlanması herhalde işverenden beklenmemez. Bu sebeple, bilirkişinin, işverenin, jandarma güvenliğinin sağlanmamış olmasına dayandırdığı sorumluluk görüşü, özellikle az önce açıklanan uygun illiyet sorumluluk teorisi ile badaştırılamaz.
Olayda, ortak illiyet sorumluluğunu kabul yeterli bulgu ve delilere de rastlanamamıştır. sadece fabrika müdürünün sanıkların mensup oluduğu Süleymani Aşireti'nden bulunduğu ileri sürülmüştür.
Belirli ve bazı haller için kabul edilen kusursuz sorumluluk hallerinden Borçlar Kanunu'nun 55. maddesini de olayımıza uygulama olanağı yoktur.
Çünkü, eylemcilerle davalı arasında herhangi bir istihdam ilişkisi bulunmamaktadır.
Burada üzerinde durulması gereken diğer bir kusursuz sorumluluk halide; yine alalade kusursuz sorumlulukta oluduğu gibi, kaynağını toplumsal düşünceden alan ve konuyla ilgili 27.3.1957 gün ve 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı'nda açıklaması yapılıp en çok iş hukuku alanında uygulanan tehlike (risk) terosine dayanan sorumluluktur. Bu tür sorumlulukta ne işverinin ne de çalıştırdığı diğer bir kimsenin kusuru aranmaz. Zira, işveren işyerinde kendisinden beklenen bütün önlemleri almış ve özen göstermiş bulunmasına rağmen, işçinin beden veya ruh sağlığına yönelik zararlandırıcı olay kaçınılmaz etkenler sonucu meydana gelmiştir. böyle bir halde, kötü sonuçla işçinin tek başına bırakılması, insani ve toplumsal düşünceyi rahatsız edeceğinden, işçinin işinden yararlanan işverenin de hakkaniyet ölçüsünde ve zarara iştirakı sağlanmış olmaktadır. Ancak, bu sorumluluk da, tehlikenin işyeri ve işin niteliği ile ilgili olmasıyla sınırlıdır.
Somut olayda, bütün bu sorumlulukların hukuki unsurları bulunmadığınıdan davalı işveren şirketin manevi zararla sorumlu tutulması doğru ve isabetli görülmemiştir. Sigorta hukuku bakımından olayın iş kazası sayılması, bu görüşe etkili olamaz.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebepten davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 4.7.1985 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
1475 sayılı İş Kanununun 73. maddesinde işverenin, işyerinde işçilerin sağlığını ve işgüvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu belirtilmiştir.
Aynı Kanunun 1. maddesinde, araçlar da işyerinden sayılmıştır.
62. maddesinde, işçinin, işveren tarafından başka bir yere gönderilmesi suretiyle asıl işini yapmaksızın geçirdiği sürelerde iş süresinden kabul edilmiştir.
506 sayılı S.S. Kanununun 11. maddesinde söz konusu iş süresi içinde meydana gelen zararlandırıcı olaylar iş kazası sayılmıştır.
Olayda davacıların miras bırakanı, işveren tarafından ve yine işverenin temin ettiği araç ile iş elbisesi provası için gönderildiği yerden dönerken işverenle ilişiği olmayan üçücü kişiler tarafından araçta vurularak öldürülmüştür.
Bu oluş şekli ve açıklanan hükümler karşısında olayın iş akti devam ederken işverinin işyerinde meydana geldiği yönü açıktır. İşverenin, 73. madde ve bu konudaki sair mevzuat hükümlerine göre gereken güvenlik önlemlerini almadığı, bu nedenle olayda kusurlu olduğu da tesbit edilmiştir. Bu durumda işverenin sorumluluğunu gerektiren illiyet bağı gerçekleşmiş olup, davacıların zararından sorumlu tutulmuş olması doğrudur.
Esasen böyle olaylarda işverinin, tehlike (risk) nazariyesine göre de sorumlu olması gerekir. Zira, tehlikenin sebebi ve şekli ne olursa olsun, işçinin işyerinde tehlikeye maruz kalması, illiyet bağının varlığına neden teşkil eder.
Bu itibarla kararın onanması gerektiği kanaatiyle çoğunluk görüşüne iştirak edemiyorum.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06
  • Kısmi Kabul ve Kısmi Red Kararından Sonra 3/4 oranından indirimli icra vekalet ücreti 
  • 26.04.2025 09:11


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini