 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1985/1295
K: 1985/1580
T: 12.02.1985
DAVA: Davacı, asgari ücret farkının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm, süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR: Davacı, 1.3.1979 - 28.2.1981 yürürlük süreli Toplu İş Sözleşmesinin 49 uncu maddesine göre, asgari ücretler arasındaki fark ile, Yüksek Hakem Kurulunun yaptığı 1.3.1981-28.2.1984 tarihli Toplu İş Sözleşmesini 35 inci maddesinin 1 inci bendinin 2 nci fıkrasıyla 1.3.1982 tarihindeki çıplak ücretlere yapılması öngörülen % 15 oranındaki zammın bu asgari ücret farkına uygulanmasından doğan farkı istemiştir.
Gerçekten söz konusu Toplu İş Sözleşmesini 49 uncu maddesinde "bu sözleşmenin yürürlük süresi içinde, asgari ücretlerin ... yeniden saptanması halinde, bu yeni saptanan asgari ücretle, bir önceki yasal asgari ücret olan 180 TL. arasındaki fark, işçilere bu sözleşmeyle sağlanan zam, hak, yan ödemeler ve diğer yararlar dışında ayrıca munzam bir ak olarak denir" denilmektedir.
Görülüyor ki burada belirtien durum Toplu İş Sözleşmesinin yürürlük süresiyle sınırlıdır. Yani sözleşmenin yürürlük süresi içinde yasal asgari ücrette bir artış olduğu takdirde, eskisi ile arasındaki fark işçilerin ücretlerine ilave edilecektir. Buna göre sözleşmenin bitiminden sonraki asgari ücret değişikliğine ilave edilecektir. Buna göre sözleşmenin bitiminden sonraki asgari ücret değişikliğine bu hükmün etkisi olmayacaktır. Böyle olunca anılan hükmün hizmet akti hükmü olarak devamından da söz edilemeyecektir.
İlgili Toplu Sözleşmesinin yürürlük süresi 1.3.1979-28.2.1981'dir. Davada sözü edilen asgari ücret ise bundan sora 1.5.1981 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Şu halde Toplu İş Sözleşmesinin yürürlük süresi yeni asgari ücret değişikliğni kapsamamaktadır. Yüksek Hakem Kurulun'nca yapılan Toplu İş Sözeşmesinde de böyle bir hüküm yer almamıştır. O halde, davacı asgari ücretler arasındaki farkı isteyemeyecektir. Bu nedenle davanın reddi gerekirken kabulü isabetsiz olup, bozmayı icabettirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebepten davalı yararına BOZULMASINA (...) 12.2.1985 gününde oybirliğiyle karar verildi.