 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E:1985/12385
K:1986/4298
T:22.04.1986
* KIDEM ÖDENCESİ
* BİLDİRİMSİZ [İHBARSIZ] VE ÖDENCESİZ BOZMA HAKKI
* SIKIYÖNETİM KOMUTANLIĞINDAN İZİN ALMA
ÖZET : Milli Güvenlik Konseyi ve Sıkıyönetim Komutanlıkları; işçinin kendi isteği, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ile sağlık nedenleri dışında herhangi bir nedenle işten çıkarılmasını yasaklamıştır.
İşçinin, işi savsanası [ihmali] üzerine durumu öğrenen işverenin gereği olmadığı halde Sıkıyönetim Komutanlığından izin alma yolunu seçerek süresi içinde bozma {fesih] hakkını kullanmaması durumunda bildirimsiz [ihbarsız] ve ödenmesiz bozma hakkı düşer.
(1475 s. İş K m. 14, 17/h)
Taraflar arasındaki ihbar, kıdem ve kötüniyet tazminat ile manevi tazminatın ödetilmesi davasının ilamda yazılı nedenlerle reddine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyize incelenmesi davacı avukatınca istenilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacının iş akdi, görevini gereği gibi yapmadığından, bir diğer işçi ve birlikte sudkostik ziyanına sebebe olduğundan 11. 7. 1981'de ihbarsız ve tazminatsız işverence feshedilmiş, davacı, bu dava ile ihbar ve kıdem tazminatı istemiştir.
Gerçekten 15/16 Temmuz 1980 tarihinde sudkostik tankerden bu maddenin taşırılması sebebiyle davacının 10 günlük ücretinin çok üstünde işverenin zararına sebebiyet verdiği ve bu zarar sebebiyle tazminat davası açıldığı, bu davanın yargılaması sırasında yapılan bilirkişi incelemesinde olayda kusurunun % 80'inin işverende, % 20'sinin davacı ve diğer işçi arkadaşında olduğu ve kusur oranın da tazminata mahkum olup, buna ilişkin kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Diğer taraftan İş Kanununun 17/h maddesinde, işçinin işi saymaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi ve işverenin malı olan veya eli altında bulunan makine, eşya ve maddelerine 10 günlük ücreti karşılanmayacak zarar verme hali haklı fesih sebebi sayılmıştır. Ancak bu sebeple fesih aynı Kanunun 18. maddesinde 6 günlük hak düşürücü süreye bağlanmış, bu sürenin geçmesinden sonra fesih hakkının kullanılamayacağı öngörülmüştür.
işveren, bu haklı fesih sebebini 26.2.1981 tarihli müfettiş raporuna ıttıla kastetmekle 27.2.1981 tarihinde onadığı halde fesih işlemini gerçekleştirmemiş, bunu Sıkıyönetim Komutanlığı'ndan izin almağa talik etmiştir. Oysa MGK.nun 3 nolu Kararında işçinin kendi isteği veya ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ile sağlık sebepleri dışında herhangi bir sebeple işçinin işten çıkarılması yasaklanmıştır. Sıkıyönetim Komutanlıkları da aynı doğrultuda emirler yayınlamışlardır. MGK. Kararı ile komutanlık kararlarında ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık hali yasağın dışında bırakılmış olduğu halde işveren, bu hakkını Sıkıyönetimden izin almağa talik ederek 6 iş günlük süre içinde fesih hakkını kullanmamış bulunduğundan böylece ihbarsız ve tazminatsız fesih hakkı düşmüştür.
Bu itibarla davacının. hak ettiği ihbar ve kıdem tazminat, hesap ve ödenmesine karar verilmek gerekirken sürenin geçmediğinden bahisle bu .isteklerin reddedilmesi yasaya aykırıdır.
Sonuç: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen sebepten (BOZULMASINA), davacı yararına takdir edilen 11000 lira duruşma avukatlı parasının karşı tarafa yükletilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 22.4.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.