Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
9. Ceza Dairesi
E: 1985/3520
K: 1985/3982
T: 24.09.1985
DAVA : Emniyeti suistimalden sanık Ağa'nın yapılan yargılaması sonunda, mahkumiyetine dair, Üsküdar 3. Asliye Ceza mahkemesinden verilen 16.1.1985 gün ve 1981/17 esas, 1985/22 karar sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü :
KARAR : Müdahil Hüseyin tarafından Tufan'a verilmek üzere tanzim edilip beyana imzalanan çeke sanık Ağa'nın 800.000 liralık bir meblağ yazmak suretiyle kullandığı ve bu şekilde emniyeti suistimal suçunun işlediği iddiası ile kamu davası açılmıştır.
Sanık savunmasında suç konusu çekin kendisine Hüseyin tarafından aralarındaki ortaklığın tasfiyesi sonucu doğan alacağına karşılık olarak verildiğini müsnet suç işlemediğini bildirmiş mahkemece müdahilin iddiasına ve bu iddiayı doğrulayan tanık beyanlarına dayanılarak sanığın TCK.nun 509. maddesine göre cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Anlaşıldığı üzere müdahil ve sanık arasındaki hukuki münasebetin hukuki ve cezai iki yönü bulunmaktadır. Hukuki yönden ortada 800.000 liralık bir alacak cezai iki yönü bulunmaktadır. Hukuki yönden ortada 800.000 liralık bir alacak, cezai yönden ise emniyeti suistimal suçunun işlenmesi söz konusudur.
Suç konusu olduğu iddia edilen çekin müdahil tarafından imzalanmış olması taraflarca kabul olunmaktadır. Bu yönden bir anlaşmazlık yoktur. Yukarıda da belirtildiği gibi müdahil hamiline yazılı boş çeki kendisinin imzaladığını Tufan'a verilmek üzere sanık Ağaya teslim ettiğini sanığın ise çeki Tufan'a vermeyerek üzerine 800.000 lira yazmak suretiyle kullandığını ileri sürmektedir.
TTK.nun 592. maddesine göre beyaza kambiyo senedi düzenlenmesi mümkündür. Kambiyo senedinin kambiyo senedini düzenleyen ile hamil arasındaki anlaşma hilafına düzenlendiğini isbat külfeti ise senedi düzenleyene aittir.
HUMK.nun 288. maddesine göre 5.000 lirayı geçen hukuki işlemlerle ilgili iddiaların senetle isbatı gerekir. Çek meblağının 800.000 lira olması nedeniyle bu iddianın yazılı delille isbatlanması zorunludur. Yargıtay Ticaret Dairesinin yerleşmiş içtihatları da bu doğrultudadır. CMUK.nun 254. maddesinde Ceza Mahkemelerinde hakimin irat ve ikame edilen delilleri serbestçe takdir edeceği açıklanmış ve isbat vasıtaları yönünden bir taklid getirilmemiş ise de, hukuki bir münasebetin sonucu olup aynı zamanda cezai sorumluluğu da mucip olan işlemlerde Hukuk Mahkemelerinde aranılan isbat şekillerinin Ceza Mahkemelerinde de aranması gerekir.
Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunun Ceza Muhakemeleri usulü kanununa göre daha genel bir kanun olmakla, hilafına bir hüküm bulunmayan hallerde Ceza Mahkemelerinde de uygulanmalıdır. Nitekim 2.4.1941 gün ve 1940/19 esas, 1941/12 sayılı yalan yemin suçu ile Tevhidi İçtihat kararında yazılı belge aranılan hallerde Hukuk Mahkemelerinde yapılan yalan yere yemin etmek suçundan açılan ceza davasında keyfiyetin şahadetle isbat olunamayacağı yazılı delilin şart olduğu belirtilmiştir. Sözü edilen kararın gerekçesinde de ifade edildiği gibi aynı hukuki olayda Ceza ve Hukuk mahkemelerinden ayrı ayrı vasıtalarla isbatın mümkün addedilmesi hem mantıksız hem de mahsurludur.
Zira BK.nun 53. maddesine göre Ceza Mahkemelerinden sadır olan Mahkumiyet hükümleri Hukuk Mahkemeleri de bağlayıcı niteliktedir.
Dava konusu 800.000 liralık çekin müdahil ve sanık arasındaki anlaşma hilafına doldurulduğu hususu şahit beyanlarına göre sabit addedilerek sanığın cezalandırılmasına karar verildiği takdirde, bu davanın müştekisi Ceza Mahkemesi ilamına istinaden Hukuk Mahkemesinde 800.000 liralık bir borcunun olmadığını isbat edebilecektir. Bu da miktar itibarıyla şahitle isbat olunamayacak bir iddianın HMUK.nuna aykırı olarak şahitle isbat edilmesi sonucunu doğuracaktır.
SONUÇ : Bu itibarla müdahil tarafından imzalanan çekin sanık tarafından aralarındaki anlaşma hilafına 800.000 lira bir bedel yazılmak suretiyle doldurularak emniyeti suistimal suçunun işlendiği yolundaki iddianın şahit beyanlarına göre sabit addedilerek sanığın mahkumiyetine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı ve sanık vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA depo parasının iadesine 24.9.1985 gününden oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini