 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E: 1985/9277
K: 1985/9508
T: 15.10.1985
DAVA : Sait vekili ile Hazine vekili, Yukarı Çökek Köyü Muhtarlığı, müdahiller Nuri ve müşterekleri aralarındaki tescil davasının reddine dair, (Erciş Asliye Hukuk Hakimliği)'nden verilen 3.12.1984 gün ve 225/498 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü :
KARAR : Davacı Sait, dava konusu taşınmazın miras bırakan babasından kaldığını, mer'a olmadığını ileri sürerek adına tescilini talep etmiştir. Davanın reddine ilişkin karar Yargıtay'ca "Taşınmazın tapulama dışı kalması nedeni üzerinde durulması, ileri sürülen iktisap nedenlerinin tartışılması"gerekçeleri ile bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyulmuş ve b kez, dava konusu taşınmazın mer'a olarak Yukarı Çökek Köyü'ne idarece tahsis edildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından tahsis kararının iptali için açılan 1980/205 sayılı dava dosyası bu dosya ile birleştirilmiştir.
İddia şekline göre, davacıdan miras bırakanına ait mirasçılık belgesi istenmesi, terekenin iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabii olup olmadığının araştırılması, tereke iştirak halinde ise tüm mirasçıların davaya katılmalarının sağlanması, yahut miras ortaklığına Medeni Kanununun 581. maddesi uyarınca bir mümessil tayin ettirilerek onun huzuru ile davaya bakılması ve bu suretle dava koşulu yerine getirildikten sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Kabul şekline göre, davacı dava konusu taşınmazın kültür arazisi olduğunu ileri sürdüğüne göre idarece yapılan tahsis kararı davacıya bağlamaz. Daha başka deyimle bu davanın görülebilmesi için öncelikle tahsis kararının iptali hakkında dava açılmasına gerek bulunmamaktadır. Esasen böyle bir davaya adli kaza yerinde bakılamaz. O itibarla 1980/205 esas sayılı tahsis kararının iptali hakkında açılan davanın görev yönünden incelenmesi, bu hususta bir karar verilmesi gerekir. Yukarıda açıklandığı üzere tahsis kararının iptaline ilişkin davanın olumlu veya olumsuz sonuçlanması bu davaya etki etmez. Uyuşmazlığın bu açıdan değerlendirilip incelenmesi gerekir. Davacı dava konusu taşınmazın kültür arazisi olduğunu ileri sürdüğüne ve davalılarda bu yerin köye ait mer'a bulunduğunu savunduklarına göre, tanıkların aynı köyden değil, komşu köylerden seçilip dönlenmeleri gerekir. HUMK.nun 254. maddesi hükmüne göre, davada yarı bulunan kimselerin tanık olarak dinlenmesi mümkün değildir. O itibarla, tarafların komşu köylerden bilirkişi ve tanık göstermeleri yönüne gidilmesi ve bundan sonra tanıkların celb edilip dinlenmeleri ve birlikte değerlendirildikten sonra uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ve 500 lira peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 15.10.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.