 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Hukuk Dairesi
E:1985/10717
K:1985/10917
T:12.11.1985
* KAZANDIRICI ZAMANAŞIMIYLA MALEDİNME
ÖZET : Mirasçısız ölenlerin terekesi MKm. 448 uyarınca Devlete kalır. Burada Devletin taşınmaz üzerindeki hakkı yasadan doğmakta olup, yasalar uyarınca Devlete kalan taşınmazlar zilyetlik ve zamanaşımı yoluyla kazanılamaz.
(766 s. Tapulama K m. 33)
Hasan ve müşterekleri vekili, Sevgi ve müşterekleri ile Zeynep ve Mehmet ve dahili davalılar Hazine vekili, Hamdi vekili aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair, (Edirne ikinci Asliye Hukuk Hakimliği)'nden verilen 11.6.1985 gün ve 353/195 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Hazine -vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
Dava konusu 596 ada 11 parsel tapuda Mehmet ile Zeynep adlarına kayıtlı bulunmaktadır. Davacı, bu taşınmazın Mehmet ile Zeynep'e ait iken 1946 tarihinde miras bırakanına satılmış olduğunu ve 1958 tarihinden itibaren de kendisine geçtiğini, o tarihten dava tarihine kadar 20 yıldan fazla süre ile tasarruf ettiğini ileri sürerek adı geçenler üzerindeki kaydın iptali ile taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Dosya içindeki mirascılık belgelerine göre, kayıtta malik gözükenlerden Zeynep, 1335 tarihinde, Mehmet ise 1941 tarihinde mirascı bırakmadan ölmüşlerdir. Bu durumda taşınmazın 1946 tarihinde malik gözükenler tarafından satılması sözkonusu olamaz. Çünkü, davacının dayandığı mirascılık belgelerinde malik gözükenlerin ölüm tarihleri satış tarihine tekaddüm etmektedir. O itibarla satış şeklindeki iddia varit olamaz. Taşınmazın zamanaşımı yolu ile iktisabı meselesine gelince: malik gözükenlerden Mehmet 1941 tarihinde ve Zeynep'den sonra mirasçısız ölmüştür. Medeni Kanunun 448. maddesi hükmü uyarınca mirasçısız ölenlerin terekesi Devlete kalır. Devletin buradaki durumu mirascılık durumu olmayıp kanuna dayanmaktadır. Daha açık deyimle, Devletin taşınmaz üzerindeki hakkı kanundan doğmaktadır. Kanunlara göre bu taşınmaz Devlete kalmıştır. 1617 sayılı Toprak ve Tarım Reformu Öntedbirler Kanununun 20. maddesi ile değişik 766 sayılı Tapulama Kanununun 33. maddesinin son fıkrasında, kanunlar uyarınca Devlete kalan taşınmazların zilyedlik ve zamanaşımı yolu ile kazanılamayacağı hükme bağlanmıştır. Bu itibarla mirasçısız bir kimseden kalan taşınmazların zilyedlik ve zamanaşımı yolu ile kazanılması mümkün değildir. Uyuşmazlık bu açıdan değerlendirilmek suretiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yasaya uygun düşmeyen bir takım sebep ve gerekçelerle davanın kabulü yönünde hüküm verilmesi yasaya aykırı ve temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 12.11.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.