 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
8. Ceza Dairesi
E:1985/4019
K:1985/4288
T:15.10.1985
* KANUN DIŞI YAKALAMA VE TUTUKLAMADA ÖDENCE
ÖZET : Sanık polisteki anlatımda suçu kabul (ikrar] etmekte ise de, sulh ceza mahkemesinde ve bunu izleyen tüm anlatımlarında ısrarla, düzenli bir biçimde bu anlatımın zora davalı olduğunu ileri sürmesine ve mahkemenin beraat kararı gerekçesinde zora davalı anlatımlarından başka bunları tamamlayacak kanıt bulunmadığından söz edildiğine göre, sanığın kendi kusuru ile tutuklandığı kabul edilerek, ödence isteminin reddine karar verilmesi doğru değildir.
(466 s. KDYTK m. 1)
6136 sayılı Kanuna aykırılıktan sanık olarak Konya Askeri Mahkemesi'nce yapılan duruşmasında, beraatine karar verilen Abdurrahman'ın tutuk kaldığı günler için 466 sayılı Kanun gereğince tazminat takdiri hakkında vaki isteği üzerine, Niğde Ağır Ceza Mahkemesi'nce yapılan inceleme sonunda; tutuklanmaya kendi beyanı ve ifadesinde geçen diğer şahısların ifadelerinin sebep olduğu anlaşıldığından Abdurrahman'ın maddi ve manevi tazminat isteğinin reddine dair, (Niğde Ağır Ceza Mahkemesi)nden verilen 10.12.1984 gün ve 145 müteferrik karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığı'ndan tebliğname ile 26.9.1985 günü daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü
6136 sayılı Yasaya aykırı davranışta bulunmak suçundan dolayı yapılan geniş kapsamlı soruşturma sırasında, silah ve mermi alım satımına aracılık ettiği iddiası ile gözaltına alınan sanık Abdurrahman'ın zabıtaca alınan 28.10.1980 tarihli ifadesi ikrarını içermekte ise de, sanığın tutuklanma istemi ile sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliğindeki 3.11.1980 tarihli ifadesi ve bunu takip eden tüm ifadeleri ve dilekçelerinde polis ifadesinin zora ve işkenceye davalı olduğunun ısrarlı ve düzenli bir şekilde ileri sürülmesine, yargılama sonunda verilen beraat kararı gerekçesinde de zora davalı ifadelerden başka bunları tamamlayacak delil elde edilmemesine yer verilmesi karşısında. sanığın kendi kusuru ile tutuklandığının kabulü mümkün değilken kusuru olduğunun kabulü ile tazminat isteğinin reddine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı istem gibi (BOZULMASINA , depo parasının geri verilmesine, 15.10.1985 gününde oybirliğiyle karar verildi.