 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
7. Hukuk Dairesi
E:1985/7235
K:1989/852
T:31.01.1989
- ORTAK MÜLKİYET [İŞTİRAK HALİ]
- ORTAKLARIN TÜMÜNÜN KATILMADIĞI SATIŞ
ÖZET : 766 sayılı Tapulama Yasasına göre, ortak mülkiyet [iştirak hali] hükümlerinin söz konusu olduğu durumlarda, ortaklardan [şeriklerden] bir veya birkaçının üçüncü kişiye yaptıkları satış geçersizdir.
(766 s. Tapulama K m. 32/C)
(3402 s. Kadastro K m. 13/B-b)
Davanın niteliğine ve dava konusu taşınmaz kıymetinİn 100.000 lirayı geçtiği anlaşılamadığına göre, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması yolundaki isteğin reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilip, raportör üyenin açıklaması dinlendi, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında 100 parsel sayılı 11.100m2 yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşmı zilyetliğine dayanılarak davalı adına tesbit edilmiştir. İtirazı kadastro komisyonunca reddedilen davacı Ömer tapu kaydına dayanarak dava açmıştır. Elif ve paydaşları aynı nedenle ve aynı tapuya dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece davanın reddine, taşınmazın davalı adına tesciline karar verilmiş, hüküm, davacı ve katılanlar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava konusu 100 parsel sayılı taşınmazın davacı ve davaya katılanların dayandığı miras bırakanları Davut adına oluşturulan Teşrinisani 1359 gün ve 20 numaralı tapu kaydı ile davalı tarafın dayandığı davacı Ömer ile davalı arasında düzenlenen 1.4.1953 günlü satış senedinin kapsamı içinde kaldığı, mahkemece yapılan keşif ve uygulama, dinlenen yerel bilirkişi sözleri, teknik bilirkişinin 26.9.1984 günlü raporu içeriği, toplanıp değerlendirilen diğer delillerle saptanmıştır. Mahkemece de deliller bu doğrultuda değerlendirilmiş, ancak; hüküm gününde yürürlükte bulunan 766 sayılı Tapuluma Yasasının 321C maddesinde yazılı koşulların davalı taraf yararına gerçekleştiği gerekçe gösterilerek davacı ve katılanların davalarının reddine karar verilmiştir. Mübrez veraset belgesine göre, tapu kayıt maliki, davacı ve davaya katılanların miras bırakanı Davut 3.9.1952 gününde ölmüştür. Tapu kayıt malikinin ölüm gününe göre terekesi iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabidir. Kayıt malikinin satış senedinde adıgeçen Ömer'den başka mirascılarının bulunduğu ve diğer iştirakçilerin satışa katılmadıkları, Ömer'in temsilci sıfatı ile de hareket etmediği belirlenmiştir. İştirak halinde mülkiyet hükümlerinin sözkonusu olduğu hallerde paydaşlardan bir veya birkaçının üçüncü kişiye yapmış olduğu satış geçersizdir. İştirak halinde mülkiyet hükümlerinin uygulama olanağı bulunan hallerde, terekeyi temsile yetkili olmayan mirascıların yaptıkları satışlarda Tapulama Kanununun hüküm gününde yürürlükte bulunan 32/C maddesinin uygulama olanağı yoktur. Kaldı ki, satışın yapıldığı "1.4.1953" gün ile tesbitin yapıldığı "12.5.1960" gün arasında 10 yıllık zilyetlik süresi de geçmemiştir davalı taşınmazı; senetle 1.4.1953 gününde iştirakçilerden birinden satın aldığına göre daha önceki zilyetliğe dayanamaz. Bu nedenlerle, davalı yararına Tapulama Kanununun 32/C, hüküm gününden sonra yürürlüğe giren ve derdest davalarda da uygulanması gereken 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b maddesinde yazılı koşulların davalı yararına gerçekleştiği de kabul edilemez. Bu durumda davanın kabulüne, taşınmazın payları da gösterilmek ve iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi Olduğu şerhi konulmak suretiyle kayıt maliki Davut mirascıları adına tapuya tesciline karar verilmek gerekirken, yasa hükümlerinin yorumlanmasında yanılgıya düşülerek davanın reddine karar verilmesi isabetsiz, davacı ile katılanların temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), 31.1.1989 gününde oybirliği ile karar verildi.