 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
E: 1985/8767
K: 1985/9826
T: 02.12.1985
DAVA : Taraflar arasındaki trafik kazasından doğma tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı toplam 650.000 lira maddi ve manevi tazminatın olay tarihinden itibaren % 5 faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine ilişkin hükmün süresi içinde davacı avukatı ile davalılardan (N.) ve (R.İ.) avukatı taraflarından temyiz edilmesi üzerine gereği konuşuldu.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir yolsuzluk görülmemesine ve özellikle ücret artışının % 10 kabul edilip iskonto haddinin % 5 olarak uygulanmasına yönelik temyiz itirazları gerçekleşen tazminat miktarı gözönünde tutulduğunda bu dosya bakımından sonuca etkili bulunmamasına göre, davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2 - Davacı davalılardan (M.) ve sürücü (R.İ.)'in talebi üzerine adı geçenin aracına bindiğine ve bu binmenin davalının yardım isteği ile gerçekleştiğine göre olayda Borçlar Kanunu'nun 43 üncü maddesi gereğince belirlenen tazminattan indirim yapılmış olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
3 - Borçlar Kanunu'nun 47 nci maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri gözönünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi, kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ıstırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Karanının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Davaya konu olan olayda davacı, beden gücünü % 20,8 oranında kaybettiğine göre istemin 75.000 liralık manevi tazminatın ılımlı olduğu, buna aynen hükmedilmesi gerektiği düşünülmeden bundan indirim yapılmış olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın (2 ve 3) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, davacının öteki temyiz itirazlarıyla davalının tüm temyiz itirazlarının ilk bendeki nedenlerle reddine 2.12.1985 gününde oybirliğiyle karar verildi.