 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
15. Hukuk Dairesi
E: 1985/4446
K: 1986/3473
T: 23.10.1986
DAVA : Taraflar arasındaki davanın, (İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi)nce görülerek mahkeme ilamında belirtilen gerekçelere binaen verilen 26.6.1985 tarih ve 4646-384 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmenin (uyuşmazlıklar ve çözümlenmesi) başlığını taşıyan XI. paragrafının 2. bendinde taraflar arasında bu sözleşmenin hükümleriyle ilgili bir anlaşmazlık ortaya çıkarsa, hakem mahkemesince nihai olarak karara bağlanacağı belirtildikten sonra hakemlerin seçimi ve uyacakları usul hükümleri gösterilmiş ve 15. bendinde de aynen "kararın kopyalarının taraflara tebliğ edildiğinden sonraki 30 gün içinde karara uyulmadığı takdirde, taraflardan her hangi biri diğer tarafa karşı tesbit edilmiş vecibeleri olan taraf aleyhinde, kazai selahiyeti olan İstanbul Mahkemelerinde dava açabilir" hükmüne yer verilmiştir. Yine anılan tahkimnamenin 17. bendinde, ihtilaf vukuunda İstanbul Mahkemeleri'nin yetkili olduğu yazılıdır.
Görülüyor ki sözleşmede öngörülen tahkim şartı kesin değildir. Diğer bir deyimle, bir olayda tahkimden söz edilebilmesi için uyuşmazlığın mutlak olarak hakemde çözümleneceği kararlaştırılmış olmalıdır. Çünkü, tahkim müessesesi istisnai bir çözüm yolu olup asıl olan uyuşmazlığın mahkemeler eliyle çözüme ulaştırılmasıdır. Eğer tahkim şartı her türlü duraksamadan uzak bir şekilde düzenlenmiş ise, taraflar iradelerinde asıl olan mahkemelerin görevli sayılacağı şeklindeki yorum doğal mahkeme kuralına da uygun düşer.
Olayda belirtildiği şekilde geçerli bir tahkim şartı mevcut olmadığından, hakem tayini için açılan davanın reddine karar verilmelidir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 23.10.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.