Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi
E: 1985/3898
K: 1986/1799
T: 18.03.1986
DAVA : Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25.7.1983 gününde verilen dilekçe ile ferağa icbar suretiyle tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda, davanın reddine dair verilen 14.12.1984 günlü hükmün Yargıtay'ca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı Erol vekili tarafından istenilmekle; dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek, gereği düşünüldü:
KARAR : Dava, ferağa icbar suretiyle tescil istemine ilişkindir. Gaziosmanpaşa 2. Noterliği'nce re'sen düzenlenen 22.12.1977 gün ve 3364 sayılı sözleşme ile davalı Sabri 5 pafta 8569 sayılı taşınmazını şuyuulandırmak suretiyle bu taşınmazın 65/189 payını davacıya 200.000 lira karşılığında satmayı vaad ve taahhüt ettiğini, 50.000 lirayı peşin aldığını, arta kalan bedelin taksidlendirilerek belirtilen miktar ve vadelerde ödenmesine muvafakatı olduğunu, borç ödendikten sonra ferağ takririni vereceğini, satıştan caydığı takdirde aldığı satış bedeline ilaveten 200.000 lira cezai şartı da ödeyeceğini bildirmiştir. Davacı, bu vadi aynı koşullarla kabul etmiştir Sözleşme, borç doğuran bir akit olması ve yasada öngörülen koşulları taşıması nedeniyle hukuken geçerlidir. davacı vekili de, müvekkilinin sözleşmeden doğan edimini yerine getirdiğini ve diğer bir deyimle satış bedelinin tamamını ödediğini bildirmiştir. Yargıtay sırasında ise, davalı vekili sözleşmede kendilerine tanınan hakka binaen akitten caydıklarını bildirmiştir.
Mahkemece, davalı sözleşmeden doğan cayma hakkını kullandığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı ve vekili, hüküm aleyhine kanun yoluna başvurmadıklarından, satış bedelinin 15.000 lirasına taalluk eden ödene hususundaki uyuşmazlık da böylece sona ermiş ve davacı vekilinin tüm satış bedelinin ödendiğine ilişkin iddiası da geçerlilik kazanmıştır.
Gerçi borç doğuran akitlerden olmaları itibariyle satış vaadi sözleşmeleri, cayma koşulunun sübutu halinde tek taraflı bir iradebeyanı ile feshedilebilirler. Ancak, bu hakkın sınırsız ve süresiz kullanılması mümkün değildir. Tescil davasının açılmasından sonra akitten cayma, iyiniyet kuralı ile bağdaşmaz. Bunun sonucu olarak geçerli bir satış vaadi sözleşmesine dayanılarak açılan ferağa icbar suretiyle tescil davasından sonra karşı tarafın sözleşmenin feshini istemesinin olanağı yoktur. Aksi halde hiçbir satış vaadi sözleşmesinin alıcı lehine yerine getirilmesi mümkün olmaz. Davaya dayanak yapılan satış vaadi sözleşmesinde rücu halinde alınan satış bedelinin ve ayrıca bu miktar kadar cezai şartın ödeneceğinin açıklanması alıcının hakkını korumak için konulmuş bir hükümdür. Alıcı satış bedelini tamamen ödemiş ve onun bir borcu kalmamıştır. Artık, ferağ takririni vermek suretiyle kendi borcunu yerine getirecek olan sadece satış vaadinde bulunandır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 18.1.1969 gün ve 1966/1-1068 esas, 1969/41 karar sayılı İçtihadlarında da belirtildiği vechile satış vaadi sözleşmelerine konulan cayma halinde tazminat ödeneceğine dair hüküm Borçlar Yasasının 156. maddesindeki zamanı rücu olmayıp tamamen bir ceza koşulu niteliğindedir. Alıcı dilerse vaadin yerine getirilmesini, dilerse ceza koşulunun ödenmesini ister. Satıcı ceza koşulunu ödeyerek kendi yükümlülüğünü yerine getirmekten kurtulamaz.
Bu itibarla, tarafların ikame edecekleri delillerin toplanması ve varılacak sonuç dairesinde bir hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu vechile davanın reddi doğru görülmemiştir. Kabule göre de;
Ferağa icbar suretiyle tescil davalarında dava değeri, satış vaadi sözleşmesinde belirtilen satış bedeli miktarıdır. Harç tayini ve vekalet ücreti takdiri, dava değeri üzerinden yapılır. Açıklanan bu kurallar nazara alınmadan davacının, dava dilekçesinde belirtilen değer üzerinden takdir edilen vekalet ücreti ile sorumlu tutulması, usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 6.500 lira vekalet ücretinin davalı Sabri'den alınarak davacı Erol'a ödenmesine, 18.3.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini