 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1985/7858
K: 1986/427
T: 29.01.1986
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı, 22 AV 678 plakalı binek otosunu 20.3.1980 günlü sözleşme ile davalıdan satın aldığını, satış bedelinden 228.000 lirayı peşin ödediğini, uzun zaman temiz kaydını davalıdan alamadığını, sonra da üçüncü kişilerin savcılığa başvurarak aracı elinden aldıklarını ileri sürerek peşin ödediği 228.000 liranın ödetilmesini istemiştir.
Davalı, aracın üçüncü kişiye teslim edilmesinin davacının rızasıyle olduğunu altı ay kadar otoyu elinde bulundurup çalıştıran davalının, günlüğü 1.000 liradan elde ettiği semeresinin istenen tutardan düşülmesi gerektiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, 228.000 liranın tahsiline karar verilmiştir.
1 - Olayda otomobilin karısına ait olduğunu ileri süren üçüncü kişi (A.B.)'ın polise şikayeti üzerine oto, davacının rızasıyle adı geçene teslim edilmiştir. Davacı aleyhine satın aldığı oto nedeniyle üçüncü kişi (A.B.) tarafından bir dava açılmamıştır. Alıcının satılan üzerinde hak iddia eden üçüncü kişi ile hangi şartlar altında sulh olabileceği ya da onun hakkını mahkeme hükmü olmadan tanıyabileceği BK.'nun 191 inci maddesinde düzenlenmiştir. Olayda yasada öngörülen koşullar mevcut değildir. Davalı otoyu üçücü şahsa hukuken bırakmak zorunda olduğunu da ispat etmemiştir. İddia gibi polise şikayet üzerine otonun üçüncü kişiye teslimine razı olmak hukuki zapt sayılmaz. Davacının, araç üzerindeki hakkını üçüncü kişiye karşı ileri sürmesi gerekir. Buna rağmen mahkemece satılanın zaptedilmesinden dolayı sözleşmenin feshedildiğinin kabulü ile tahsile karar verilmiş olması yasaya aykırıdır ve bozma nedenidir.
2 - Borçlar Kanunu'nun 192 nci maddesinin 1 inci bendi gereğince otonun zaptından ötürü geri verilecek bedelden alıcının satılandan elde ettiği semere ve faydalar bedeli indirilir. Davalı, davacının otoyu altı ay çalıştırdığını ve gelir sağladığını ileri sürdüğüne göre mahkemenin bu konuda araştırma yapması ve aracı elinde bulundurduğu süre içinde davacının elde etmiş olduğu safi gelerin tutarını tesbit ederek bunu satış bedelinden indirmesi gerekirken bu yön üzerinde durulmamış olması da kabul biçimi bakımından bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda 1 ve 2 nci bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.1.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.