 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1985/7669
K: 1986/663
T: 10.02.1986
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı, aralarında yaptıkları yazılı sözleşme ile davalıdan bahçesindeki elma mahsulünü 910.000 lira bedelle satın aldığını, bunun 110.000 lirasını peşin olarak ödedikten başka davalıya 100.000 ve 200.000 liralık 2 çek de verdiğini, 100.000 liralık çekin bankada olup henüz tahsil edilmediğini, 200.000 liralık çek bedelinin davalıya ödendiğini böylece ödemesi toplamı 310.000 lira olmuşken davalının gönderdiği protesto ile sözleşmeyi feshettiğinden, davalının haksız feshi nedeni ile uğradığı 740.00 lira zararının, ödemeleri tutarı 310.000 lira ile birlikte toplam 1.050.000 liranın davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı yanlar arasında düzenlenen belgenin gerekli şekil şartlarını taşımadığını, tarihi bulunmadığını, sözleşme sayılamıyacağını, geçerli de olsa, fesihte haklı olduğunu, davacının ödemesinin yalnız 110.000 lira olduğunu, 200.000 lirayı ödemediğini, 740.000 lira tazminat isteğinin nedenlerinin açıklanmadığını savunmuştur.
Davacının, davalıya verdiği ve henüz tahsil edilmemiş olan 100.000 liralık çekin iptaline ilişkin olarak daha sonra aynı mahkemede açtığı 982/741 E. ve 1983/190 K. sayılı dava dosyası da, 18.4.1983 günlü kararla esas dava dosyası ile birleştirilmiştir.
Mahkemece, davacının ödemeleri tutarı 310.000 lira ile davalının haksız feshinden dolayı davacının istekle sınırlı olarak kabul edilen kar mahrumiyeti 740.000 liranın davalıda alınmasına, birleştirilen davanın konusu olup davalıya verilen 100.000 liralık çekin de iptaline karar verilmiştir.
Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları reddedilmelidir.
2 - Uyuşmazlık, yanlar arasında kurulmuş olan (tarihsiz) elma satım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davalı, dayanılan bu sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedemez. Davalı sözleşme gereği davacıdan satış bedeline mahsuben peşin 110.000 lira almış, elma toplanmadan önce de 200.000 lirayı 19.7.1982 gününde çekle tahsil etmiş olduğuna göre kalan alacağının sözleşme gereği elma toplanırken ödenmesini beklemeden, sözleşmeyi 18.8.1982 günlü ihtarname ile fesihte haksızdır.
Davacı dava dilekçesinde açıkça aynen ifadan vazgeçerek ifadaki menfaatini teşkil eden tazminatı istemiştir. B.K.nun 188 inci maddesinin 1 inci fıkrası gereğince borcunu ifa etmeyen satıcı, alının bu yüzden uğradığı zararı tazminle yükümlüdür. Olayda davacı olumlu zararının tazmininiistemiştir. Dava dilekçesinde öne sürülen 740.000 lira zararın hesab şeklini davacı vekili 13.12.1982 günlü oturumda açıklamıştır. Bu açıklamadan anlaşıldığına göre davacı, kendi borcunu teşkil eden satış parası 910.000 lira ile davalının teslim etmesi gereken elmanın rayiç fiyata göre karşılığını oluşturan 1.667.750 liralık olumlu zararı arasındaki 740.000 lira farkı, tazminat olarak istemektedir. Bu hesapta davalı kendi edimi olan satış bedelini, tazminat alacağından indirmiş bulunmaktadır. Olayda davacı buna yetkili olduğundan ve tazminat olarak sadece kendi edimi ile olumlu zararı arasındaki farkı istediğinden, satış bedeline mahsuben davalıya yaptığı ödemeleri geri isteyebilir. Bu nedenle mahkemenin ödenen 310.000 liranın davalıdan alınmasına ve 100.000 lira çekin hükümsüz sayılmasına karar verilmesi yasaya uygundur ve yerindedir.
Ne var ki mahkeme kararıda hüküm altına alınan 740.000 lira tazminatın hesap şekli açıklanmamıştır. Mahkemece resmi fiyatlara göre elma bedelinin 1.356.575 lira tuttuğu belirtildiği halde, bu meblağın da nasıl hesab edildiği ve oluş biçimi gösterilmemiş ve bundan 740.000 liranın ödenmesine, neden karar verildiği izah edilmemiştir. Davada satış bedeli ile davacı alıcının olumlu zararı arasındaki fark tazminat olarak istendiğine göre, mahkemece 1.356.575 liralık elma değeri aşılmamak üzere gerekiyorsa yeniden bilirkişi incelemesi yapılmak ve davalının bu konudaki itirazları da gözetilmek suretiyle, elde edilecek elma miktarı, temerrüt tarihindeki elma fiyatları ve gerekli giderlere göre davacının olumlu zararını belirlemek ve bulunacak tutardan satış bedeli 910.000 lirayı indirerek meydana çıkan farkını tazminat olarak davacıya ödenmesine karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu yönler gözetilmeden 740.000 liranın davalıdan alınmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır ve bozma nedenidir.
SONUÇ : Davacının sair temyiz itirazlarının reddine ve kararın 2 nci bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, 10.2.1986 gününde oybirliğiyle karar verildi.