 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1985/74
K: 1985/163
T: 02.05.1985
DAVA : ...T.A.Ş. ile Rafet arasında çıkan davadan dolayı (İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi)'nce verilen 2.5.1984 gün ve 64-87 saılı hükmü onayan dairenin 17.10.1984 gün ve 4822-4806 sayılı ilamı aleyhinde davalı avukatı tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla; dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekli, müvekkili şirkete nakliyat poliçesiyle sigortalı olan emteanın davalıya ait gemi ile Kıbrıs'a taşınması sırasında gemide çıkan yangın sonucu hasara uğradığını ve bu sebeple sigortalısına (2.291.740) lira ödendiğini, ileri sürerek bu miktarın davalıdan rücuan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, geminin yanmasında müvekkilinin kusurlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine dair tesis edilen karar Dairemizce onanmış davacı vekili bu defa karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Türk Ticaret Kanununun 4. faslını teşkil eden (Deniz Ticaret Mukaveleleri)nin 1. kısmındaki Eşya Taşıma (navlun) mukavelelerinin birinci ayırımındaki umumi hükümler bölümünde yer alan 1010. maddesi hükmüne göre, taşıyanın; geminin denize, yola ve yüke elverişli olmamasından dolayı taşıtana karşı sorumlu olacağı belirtilmiş olup, aynı faslın üçüncü ayırımında yer alan 1061. maddesinde de, genel olarak taşıyanın malların teslim alınışından tesilim edilecekleri ana kadar bunların ziya ve hasarı yüzünden doğacak zararlardan sorumlu tutulacağı belirlenmiş, devamı olan 1062. fıkrasında ise, zararın yangın neticesi olduğu takdirde taşıyanın yalnızca kendi kusurundan sorumlu olacağı belirtilmiş bulunmaktadır. Yine yukarda anılan 1019 ve 1061. maddelerde taşıyanın hangi hallerde sorumluluktan kurtulacağı belirlenmiş, diğer bir deyişle, kurtuluş beyyinesi getirilmiştir.
Dava konusu olayda da, davacının sigortalısı tarafından taşınmak üzere donatan ve taşıyan sıfatlarını taşıyan davalının gemisine yüklendiği ve yolculuk sırasında makine dairesinde, elektrik donanımındaki bir arızadan kaynaklanan elektrik kontağı sonucu çıkan yangında davacının sigortalısına ait emtianın ziyaa uğramış bulunduğu anlaşılmaktadır. Davalı taşıyıcı, savunmasında geminin denize ve yola elverişli olduğunu açıklamış ve kurtuluş beyyinesinden yararlanmak amacıyla da geminin denize ve yola elverişli olduğuna ilişkin belgelerini ibraz etmiş bulunmaktadır.
Yangın, gemi adamlarının geminin yolculuk başında denize, yola ve yüke elverişli olmasına gereği gibi özen gösterilmemiş olmasından kaynaklanmışsa, bundan kural olarak taşıyan sorumludur. Aksini kanıtlamak yani, TTK.nun 1019/2 ve 1062/2. maddesindeki kurtuluş beyyinesinden yararlanma konusundaki ispat külfeti ise, taşıyana ait bulunmaktadır. Her ne kadar, yukarda da değinildiği gibi davalı taşıyan bu bakımdan geminin denize ve yola elverişli olduğuna ilişkin belgelerini ibraz etmiş ise de, TTK.nun 817. maddesi uyarınca ilgili makamlardan alınan bu tür belgeler, anılan maddenin gerekçesinde de açıkça belirtildiği gibi bu konuda sadece birer karine teşkil ederler. Taşıyan, gemisinin denize ve yola elverişli olduğu konusunda TTK.nun 20/2 ve 1019. maddesi uyarınca, kanun ve navlun mukavelesi gereği yapmakla yükümlü olduğu işleri azami dikkat ve özenle yapmaya zorunlu olduktan başka ayrıca, özen borcu icabı yapılması gerekli diğer tüm işleri de yapmaya mecburdur. İşte sıf bu özen borcunun gereği gibi yapılmamasından doğacak zararlardan taşıyıcı sorumlu olacaktır. Sadece geminin denize ve yola elverişli olduğuna ilişkin belgenin ibrazı, taşıyanı bu özen borcunu gereği gibi yerine getirdiğini kabulü için yeterli bir delil olaak kabulü mümkün değildir. Taşıyan bu özen borcunun usulü dairesinde fiilen ifa edildiğini ayrıca kanıtlamak zorundadır. Taşıyan, yukarıda da belirtildiği gibi, ancak bu özen borcunu usulü dairesinde ifa edilmiş olduğu halde ve buna rağmen görülememiş bir eksiklik veya hata var ise işte ancak bu halde sorumluluktan kurtulabilecektir (Bütün bu hususlar için Bkz. Prof. T. Çağa, Deniz Ticaret Hukuku, Cilt II. İst. 1979, s. 194-195; Dr. B. Sözer, Taşıyanın Gemiyi Sefere Elverişli Halde Bulundurmak Borcu, Ankara-1975).
Davalı delil listesinde özen borcunun yerine getirildiği hakkında sadece Denize ve yola elverişlilik belgelerine dayanmış, bunun dışındaki delilleri ise yangının oluş şekline ait olmasına ve dosya kapsamından da gemi donanımlarından olan elektrik tesisatındaki bir arıza nedeniyle yangının çıktığı ve bu taşınan mallarında bu sebeple ziyaa uğradığı anlaşılmış bulunmasına ve davalı durumunda taşıyanın kendisine düşen kurtuluş beyyinesi bakımından ispat külfetini yerine getirmemiş olması da nazara alınarak davanın kabulüne karar verilmek gerekirken bu konuda yeterli incelemeyi içermeyen bilirkişi raporuna itibar edilerek tesis edilen hükmün bozulması gerekirken, bu hususlar gözden kaçırılarak hükmün onandığı anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüyle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüyle hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 17.10.1984 gün ve 1984/4822-4806 sayılı onama ilamının kaldırılarak hükmün davacı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcınının isteği halinde temyiz edene iadesine, 2.5.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.