 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1985/7358
K: 1985/7368
T: 26.12.1985
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 6. Hukuk Hakimliğince verilen 10.6.1985 tarih ve 638-321 sayılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla bazı nevakısın ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu kerre ikmalen gelmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacılar vekili, davalı A. A.'nın, 3.11.1983 tarihli vekaletname ile verdiği yetkiye dayanarak diğer davalı A.G.'ın, vekil sıfatıyla 06 PF 695 plaka sayılı kamyonu 4.11.1983 tarihli kat'i noter satış sözleşmesi ile davacılara satıp teslim ettiğini, bu sözleşmede aracın üzerindeki haciz ve tedbirlerin kaldırılacağının taahüt edilmesine rağmen, davacıların satış tarihinde mevcut olan ve varolduğunu bildikleri haczin trafik kaydına işlenmemesinden yararlanarak satışı gerçekleştirdiklerini, bilahare, A. A.'nın M.E.'ye olan borcu için konulan haciz nedeniyle trafik kaydının devredilemediği gibi, aracın da çalıştırılamadığını, bu yüzden de, haczi kaldırabilmek için takip konusu borca karşılık muhtelif vadeli (2.150.000) lira bedelli toplam 15 bonoyu düzenleyip takip alacaklısına verdiklerini, ayrıca çalışamamaktan dolayı (200.000) lira kar mahrumiyeti olduğunu ileri sürerek, davalı A. G.'ye lehdar hanesi açık olarak verilip, onun da bir bölümüne diğer davalı babası B. G.'nin ismini yazdığı ya da kendi ismini yazıp ona ciro ettiği toplam (2.950.000) bedelli 21 adet muhtelif vadeli bonodan tenzile hak kazandıkları toplam (2.350.000) liralık bölümünün hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı A. A. cevap vermemiş, duruşmaya da gelmediğinden yargılama yokluğunda sonuçlandırılmıştır.
Davalı A. G. vekili cevabında, müvekkilinin 3.10.1983 tarihli adi sözleşme ile A. A.'dan satın aldığı kamyonu davacılara sattığını, satış gününde hiçbir takyidatın bulunmadığını görerek davacıların satın aldıklarını, bilahare konulan hacizden müvekkilinin de haberi bulunmadığını, davacıların zamanında haber vermemeleri nedeniyle zararın oluşumunda müterafik kusurları bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı B.G. vekili de, senetleri A.G.'den devraldığını, iyiniyetli hamil olarak husumetin kendisine tevcih edilemeyeceğini savunmuştur.
Mahkemece iddia ve savunmalara, ibraz edilen delil ve belgelere, yapılan bilirkişi incelemesine göre, satış tarihinden önce mevcut olan haciz nedeniyle aracın işletilememesinden davalıların sorumlu olduğu, bu hukuki ayıp nedeniyle davacıların icra alacaklısına ödediği toplam (2.350.000) lira için, davalılar yedindeki (2.350.000) lira tutarındaki senetlerin hükümsüzlüğüne, aracın geç teslim edilmesi nedeniyle de davacıların uğradığı (200.000) lira zararın da ayrıca davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Karar davalılar A.G. ve B.G. vekillerince temyiz edilmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre mümeyyiz davalıların aşağıdaki bend dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2 - Dava dilekçesinin netice-i talep bölümünde toplam (2.150.000) liralık bonoların iptali talep edildiği halde, mahkemece HUMK.nun 74. maddesine aykırı biçimde istek aşılmak suretiyle (2.350.000) liralık bonoların iptaline karar verilmesi doğru görülmediği gibi mahkeme kararının hüküm fıkrasında hangi bonoların iptal edildiği hususu açıklanmamıştır. Bu durum infazda tereddüde yol açacağından mahkemece bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bendde gösterilen nedenle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde yazılı nedenlerle hükmün davalılar yararına bozulmasına, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.12.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.