 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1985/7196
K: 1985/7390
T: 26.12.1985
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 6. Ticaret Mahkemesince verilen 19.4.1985 tarih ve 8 - 199 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan toplam 600.000 lira tutarında ilaç aldığını, 18 ocak 1983'de yapılan satım akdinden hemen sonra yapılan kontrollerde ilaçların bazılarının Sürşarj olduğu, bazılarının miadlarının geçmiş bulunduğu bazılarının da kullanılamaz halde olduğu görülmüş ve yaptırılan tesbitte ilaçlardan 378.226 liralık kısmının kullanılamaz durumda olduğu saptandığından, davalılara ödenen 600.000 liradan, 378.226 liralık kısmı hakkında borçlu bulunmadığının tesbitini ve fazladan ödenen paranın istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın, ticari mahiyette olması nedeniyle işbölümü itirazında, ticari ilişkinin H. S. ile davacı arasında olması nedeniyle diğer davalı M. S. yönünden husumet itirazında bulunmuş; ayrıca iddia edildiği gibi, davacıya ilaç verilmediğini, parfümeri verildiğini, çekleri ödememesi nedeniyle yapılan icra takibinde de borcu kabul edip, itiraz etmediğini belirterek, haksız yere açılan davanın reddini istemiştir.
Fatih 3. Asliye Hukuk Hakimliğince davanın ticari ilişkiden meydana gelmiş olması nedeniyle gönderme kararı verilmiş davacı vekili bu karar üzerine dosyanın ilgili İstanbul Ticaret Mahkemesine gönderilmesini istemiştir. Görevli mahkemece yapılan yargılama sonucunda HUMK'nun 193/4. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve 10.10.1976 gün ve 5/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı (1) gereğince işbölümü nedeniyle Asliye Hukuk ve Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki gönderme kararlarının tefhim veya tebliğinden itibaren 10 gün içinde işe bakacak mahkemeye müracaat edilmesi gerektiğine ve bu kararların kabili temyiz olmamasına göre, tefhiminin 16.10.1984 tarihinde, davacı vekiline tebliğin 27.11.1984 tarihinde olmasına rağmen, tebliğden itibaren dahi 10 günden çok fazla süre geçtikten sonra davacı vekilinin 3.1.1985 tarihinde müracaat etmiş bulunmasına ve bu suretle süreyi geçirmiş olmasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına, 500 lira temyiz ilam harcından peşin harcın mahsubu ile temyiz edenden alınmasına, 30.12.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.