 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1985/7188
K: 1985/7280
T: 24.12.1985
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Asliye 5. Ticaret Mahkemesince verilen 24.6.1985 tarih ve 351 - 371 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü :
Davacı vekili, müvekkiline nakliye sigorta poliçesi ile sigortalı emtiayı Libya - Zuara'dan Mersine, Gülten İslamoğlu adlı gemi ile taşıyan davalının emtiayı yükleme limanında tam ve hasarsız teslim aldığı halde, varma limanında alıcısına eksik ve hasarlı teslim ettiğini, bu yüzden müvekilince sigortalıya 2.316.904 lira tazminat ödendiği tercüme masrafı olarak da 5700 lira sarfedildiğini öne sürerek toplam (2.322.604) liranın dava tarihinden itibaren iskonto faiziyle birlikte davalıdan rücuan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili cevabında, müvekkilinin navlun sözleşmesinden anlaşıldığı üzere aracı - komisyoncu tellal (broker) durumunda olup husumet düşmeyeceğini, ne taşıyan ve ne de taşıyanın temsilcisi, acentesi olmadığından taşıyana izafeten dahi davalı olmayacağını, davanın Gülten İslamoğlu gemisi donatınına karşı açılması lazım geldiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillerle ve tüm dosya içeriğine göre taşınma sözleşmesinde Martı Denizcilik ve Ticaret A.ş.nin tellal (broker) olduğuna dair kayıt bulunmasına, tellalın akdin tarafı olmayıp temsilcisi de olmamasına, taşıma sözleşmesini bizzat İslamoğlu Gemi İşletmesinin imzalamış olmasına ve davalının acente olduğunun ispatlanamadığı gibi acente olsa dahi taşıyıcı İslamoğlu gemi işletmesinin İstanbul'da ikamet etmesi nedeniyle husumetin bizzat ona tevcihi gerekceği TTK. 119. maddesinin konuluş amacının Türkiye'de ikametgahı bulunmayan donatanlara izafeten acenteler hakkında dava açılabileceğine yönelik bulunup yargı ekonomisinden kaynaklandığı, bu itirbarla husumetin donatana izafeten Martı Denizcilik ve Ticaret A.Ş. ne düşmeyeceği sonucuna varılarak, davanın pasif husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre aşağıdaki bendin dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2 - Davacı, dava dilekçesinde esasen davalı safında Gülten İslamoğlu Gemisi donatanın da hasım göstermiş olduğundan, asıl davalı durumuna olan donatana tebligat yapılarak davaya katılması sağlanıp yapılacak yargılama sonucunda donatana yönelik karar tesis etmek gerekirken, mahkemece donatana izafeten Martı Denizcilik ve Ticaret A.Ş. ne husumet düşmeyeceğinden bahisle davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine 2 nolu bette açıklanan nedenlerle mümeyyiz davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davacı yararına bozulmasını ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.12.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.