 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1985/7135
K: 1985/7370
T: 26.12.1985
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Ankara Asliye 4. Ticaret Mahkemesince verilen 29.5.1985 tarih ve 558 - 300 sayılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalı E. ile daha önce evli iken boşandıklarını, davalının 15.5.1987 tanzim tarihli (275.000) lira bedelli bonoyu sahte olarak düzenleyip durumu bilen diğer davalı Y.S'ye bedelsiz ciro ettiğini, Y.'nin de müvekkili aleyhine icra takibine konu ettiğini ileri sürerek, sahte bono ile buna dayanarak yapılan takibin iptaline, % 15 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı E.Ç., bononun boşanmaya razı olması için davacı tarafından düzenlenip verildiğini, sahte olmadığını, kendisi Suudi Arabistan'a gideceği için ciro ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı da asıl ilişkinin kendisini ilgilendirmeyeceğini mobilya borcuna karşılık bonoyu E.'den ciro yoluyla devraldığını savunmuştur.
Davacı vekili 29.11.1984 günlü ıslah dilekçesiyle, senedin boşanmayı temyiz için verildiğini E.'nin ikrar etmiş olmasına göre, bononun B.K. 19 ve 20. maddeleri uyarınca hükümsüzlüğüne karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia ve savunmalar, ibraz edilen ve belgelere göre, davalılar hakkında sahtecilik suçundan açılan kamu davasında beraat etmiş olmalarına ve bu dosyada mevcut bilirkişi raporuna dayanılarak sahtelik iddiası sabit görülmediğinden; ıslah edilen geçersizlik iddiasına gelince de, tarafların muvafakatıyle boşanmanın Medeni Kanun açısından mümkün bulunmamasına, esasen davacının dahi mutlak boşanma nedeni varken bono vermesine gerek olmadığını ileri sürmüş olmasına ve tazminat niteliğinde bono vermede de yasaya, ahlaka ve adaba aykırı bir yön bulunmamasına göre davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına, 500 lira temyiz ilam harcından peşin harcın mahsubu ile temyiz edenden alınmasına, 26.12.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.