 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1985/5766
K: 1985/6841
T: 10.12.1985
DAVA : Taraflar arasındaki davadan dolayı Çeşme As. H.H. verilen 20.3.1985 tarih ve 312-561 sayılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı ile davalı (S.) vekilleri tarafından istenmiş olmakla gereği konuşulup düşünüldü :
KARAR : Davacı vekili, davalı Koop, tarafından inşa edilen 372 konutun 27.8.1982 tarihinde çekilen noter kurasında 12. blokadaki 1 numaralı dairenin müvekkiline isabet ettiğini, ancak kuranın devamı sırasında bu kez aynı dairenin diğer davalı (S.)'e isabet ettiğinin zapta yazılmış olduğunu, bahse konu dairenin müvekkiline tahsisi ile dairenin mülkiyeti davacıya geçtiğinden, daha sonra çekilen kura ile aynı dairenin davalıya tahsisi ve mülkiyetinin geçirilmesi hukuken mümkün olmadığı halde, bu yere davalının el koyarak tadilatlar yaptırdığını, keşide edilen ihtarnamenin sonuç vermediğini belirterek, davalıların müvekkiline ait daireye vaki etmiştir.
Davalı (S.) cevabında, kur'a çekimi sonucu 12. blok 12. 1 numaralı dairenin kendisine isabet ettiği halde, yanlışlıkla aynı yerin davacıya da çıktığı yazıldığını, kendisinin kura çekiminde hazır bulunduğu halde davalının kuraya katılmadığını, dairenin kooperatifçe fiilen de kendisine teslim edildiğini, bunun üzerine yapılması gereken tadilatları yaptırdığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı koop. vekili de cevabında, kura zabtına göre 12 blokdaki 1 numaralı dairenin hem 23 numaralı ortak olan davacıya ve hem de 54 numaralı ortak olan davalı (S.)'e çıktığının yazılı olduğunu, kur'a çekimini müteakip ortaklara yapılan tebligat üzerine davalı (S.)'in müracaat ederek anahtarı teslim adığını, davacının ise aradan bir yıla yakın süre geçtikten sonra talepte bulunduğunu, kur'a zabıtında dairelerden birine (2) numaralı dairenin yazılması gerekirken her ikisine de (1) numaranın yazıldığını, davacıya (2) numaralı daireyi teslim almasını veya sorunu davalı (S.)'le halletmesi gerektiğinin bildirildiğini, çekiliş sırasında noterce hata yapıldığını, müvekilinin herhangi bir kusuru bulunmadığını mülkiyetin halen koop, uhdesinde olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bilirkişi raporu, kura zabtı, tapu kaydı ile toplanılan deliller dayanak yapılarak, aynı dairenin iki kez kurada bulunduğu ve hem davacıya hem de davalı (S.)'e isabet ettiği, olayın koop. yetkilileri ile noter hatasından kaynaklandığı, ortak sayısı kadar daire olup, bir dairenin boşta kaldığının anlaşıldığı gerekçesiyle, 1 numaralı daire ile boş kalan dairenin yeniden çekiliş yapılarak kuranın yenilenmesine, hak sahibinin buna göre belirlenmesine ve uyuşmazlığın bu yol ile giderilmesi kararı verilmiştir.
Hüküm, davalı (S.) vekili, temyize cevapta da davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davadaki istem, dava dilekçesinden de açıkça anlaşılacağı veçhile, davalı kooperatifçe inşa edilerek çekilen kura sonucu davacıya isabet eden dairenin aynı zamanda diğer davalı (S.)'le de tahsisi nedeniyle vaki muarazanın men'i ile elatmanın önlenmesinden ibaret olup kuranın iptali ve yenilenmesi talebi söz konusu değildir. Davacı 12. blokdaki (1) numaralı dairenin kendisine ait olduğunu ancak buna rağmen davalı kooperatifin bu yeri diğer davalı (S.)'e tahsis ettiğini ve onun da burayı işgal ettiğini ileri sürmüş olmasına göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın olumlu veya olumsuz bir şekilde buna göre çözümlenmesi gerekirken, talep dışı karar verilmesi doğru değildir. Her iki taraf da 27.8.1982 tarihli kura zabtına dayanmış olup, gerçekten de anılan zabıtta da 12. blokdaki (1) numaralı daire hem davacı ve hem de davalı (S.)'e isabet etmiş gibi yazılmıştır. O halde mahkemece salim bir sonuca ulaşılabilmesi için kura çekilişi sırasında hazır bulunan ve 27.8.1982 tarihli noter kur'a zabtını imzalamış olan zabıt mümzilerinin dinlenilmesinde zaruret vardır.
Bu itibarla mahkemece kur'a zabtında adı geçenlerin celbi ile yapılan çekiliş ve dairelerin tahsisi konusunda etraflıca dinlenilmelerinden sonra, toplanılan diğer deliller de ona göre değerlendirilerek hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirdi.
İşte yukarıda açıklanan bütün bu hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ve talep dışına çıkılmak suretiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, 10.12.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.