 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 1985/3859
K: 1985/4709
T: 20.09.1985
DAVA : C.B. ile A.A. arasında çıkan davadan dolayı Hadim Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 21.11.1984 gün ve 80-111 sayılı hükmü bozan dairenin 18.3.1985 gün ve 1335-1485 sayılı ilamı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, davacının davalının kayınbabasına alacaklı hanesi boş bulunan (50.000) liralık bir senet verdiğini ve bunu ödediğini, ancak geri alınmayan senedi eline geçiren davalının, alacaklı hanesine kendi ismini yazıp, miktarını da (350.000) lira yaparak tahsile koyduğunu ileri sürerek senedin iptalini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia yazılı delil ile ispat edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı vekilinin temyizi üzerine dairimizce, dava kısmen ödeme ve kısmen sahtelik iddiasına dayalı olduğundan öncelikle sahtelik iddiasının bilirkişi aracılığı ile incelenmesi, davalı 28.12.1983 tarihli celsede senet karşılığında davacıya nakit verdiğini söylemek suretile ihdas sebebi (malen) yazılı senedi tahlil ettiğinden davacıya borç para verdiğini ispat külfetinin davalıya ait olacağının gözönünde tutulması, ancak senet sebebile (50.000) lirayı davalıya ödediğini ileri süren davacının da bu iddiasının ispat etmesi gerekeceğine işaret edilerek karar bozulmuştur.
Davalı vekili karar düzeltilmesi isteminde bulunmuştur.
Her ne kadar dava konusu senette ihdas sebebi (malen) yazılı olduğu halde davalı, davacıya nakit verdiğini ileri sürmek suretiyle senedi talil etmiş ise de, davacı, senedin bedeli olan 50.000 lirayı ödediğini iddia etmiş olmakla senet bedelinin malen veya nakten kendisine verilmiş olduğunu kabul etmiş bulunduğundan ve bilirkişi incelemesi sonucu senette tahrifat olmadığı ve senedin (3.50.000) lira için düzenlendiği anlaşılsa dahi, davacının bu kabul ve ikrarı kendisini bağlayacağından, artık davalıya, senet bedelini davacıya nakten verdiği hususunda ispat külfeti yüklenmesine gerek bulunmayıp, davanın halli için, bozma kararında açıklandığı gibi, ilkin miktar yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılması ve davacıya (50.000) lira ödediği yolundaki iddiasının ispat ettirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.
Bu açıklanan duruma göre dairemiz bozma kararında davalıya ispat külfeti yüklenen bölümün çıkarılması suretile kararın düzeltilmesi ve bu yönden davalı vekilin karar düzeltilmesi isteminin kabulü cihetine gidilmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltilmesi isteminin kabulüne ve Dairemizin 18.3.1985 gün 985/1335-1485 sayılı bozma kararının birinci sahifesinin son satırında (ancak, dava esnasında...) şeklinde başlayan ve ikinci sahifenin altıncı satırında (... kabul etmiş olması gözönünde tutularak) kelimeleri ile sona eren bölümün karardan çıkarılması suretile bozma kararının davalı yararına düzeltilmesine, 20.9.1985 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.