Hukuki.NET


Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


T.C.
YARGITAY
10. Hukuk Dairesi
E: 1985/2211
K: 1985/2581
T: 22.04.1985
DAVA: Davacı, 677.600 TL.'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtilen şekilde isteği hüküm altına almıştır.
Hükmün davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, (...) işin gereği düşünüldü:
KARAR: Davacı, yaşlılık aylığına hak kazanma konusunda Kurumun gerekli bilgileri sağlıklı bir biçimde verme yükümlülüğünü yerine getirmeyerek yanlış bildirimde bulunması sonucu, bu cevaba güvenerek yaşlılık aylığı bağlanacağı inancıyla işinden ayrılmasından dolayı uğramış olduğu zararın giderilmesini istemiştir.
Dosya ve önceki bozma içeriğine göre olayda uyuşmazlık, sadece zararın kapsamının diğer bir anlatımla zarar miktarının saptanması yönteminin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
Bu durumda, zararın kapsamının saptanmasında haksız eylemin niteliği ile davacının istek ve amacın gözönünde tutulması gerekir. Hal böyle olunca da, Kurumun haksız eylemi sonucu davacının malvarlığında husule gelen zararın davacıya bağlanması gereken yaşlılık aylığı olduğu açıktır. Başka bir anlatımla, cevabı yanıltıcı nitelikte olmasaydı davacının mal varlığında gelecekte ortaya çıkacak çoğalmanın, yaşlılık aylığı tutarı kadar olacağı kuşkusuzdur. Böylece, zararın ve tazminatın belirlenmesinde, davacıya olağan olarak bağlanması gereken yaşlılık aylığına ilişkin kazanç miktarının gözönünde tutulması gerektiği ortadadır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulmuş bulunması usul ve kanuna aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı kurumun bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, Üye Cahit Kadılar'ın muhalefetine karşı Başkan Mustafa Çenberci, Üye Servet Çolakoğlu, Orhan Yalçınkaya ve Yılmaz Darendelioğlu'nun oylarıyla ve oyçokluğuyla 22.4.1985 gününde karar verildi.
KARŞI OY YAZISI: Dava; henüz yaşlılık aylığına hak kazanmamış sigortalının davalı Kurumun verdiği cevaba güvenerek ve yaşlılık aylığı bağlanacağı inancı ile işinden ayrılması nedeniyle uğradığı zararın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davalı Kurum, davacıya yaşlılık aylığı konusunda gerekli bilgileri, özellikle hangi tarihte yaşlılık aylığı almaya hak kazanacağını doğru ve sağlıklı bir biçimde bildirmekle yükümlü olduğu halde yanlış bilgi vermesi sonucu davacının işinden ayrılmasına ve zarar görmesine neden oldu, zararı tazminle sorumlu bulunduğu tartışmasızdır. Uyuşmazlık davalı Kurumun yanlış bilgi vermesi -haksız eylemi- sonucu meydana gelen zarar miktarının belirlenmesinde toplanmaktadır.
Tazmin, borçlu tarafından yapılan ve alacaklı mamelekindeki eksilmeyi telafi eden bir edadır. Olayların özelliğine göre aynen veya nakten olabilir. Nakden tazminde, zararlandırıcı olay gerçekleşmese idi zarara uğrayanın mal varlığın değeri ne olacak idiyse, mal varlığı o değere yükseltecek bir miktarda para vermek söz konusudur. (Von TKUHR. Borçlar Hukukunun Umumi Kısmı s. 104, Schmre, 132, 133. Tunçomağ, Borçlar Hukuku S: 479)
Öğretide de benimsendiği gibi zarar miktarının saptanması için, zararlandırıcı olay -yanlış bilgi verme- olması halinde davacının mal varlığının ne olacağının gözönünde tutulması gerekir. Yanlış bilgi verilmemesi, davacının yaşlılık aylığına hak kazanma tarihi doğru olarak bildirilmesi halinde, davacının işini bırakmayıp, çalışmaya devam edeceği, ücret ve sair haklarını alacağı tartışmasızdır. Bu nedenle zarar miktarının saptanması için bilimsel eserlerde de açıklandığı gibi, yanlış bilgi verilmemesi, davacının çalışmaya devam etmesi halinde alacağı ücret vesair hakların nazara alınarak hesap yapılması gerektiği açıktır. Aksinin kabulü hak ve nesafet kurallarına aykırı olacağı ortadadır.
Şöyle ki: yaşlılık aylığına hak kazanan sigortalının Yasanın imkan verdiği işlerde çalışması gelir sağlaması mümkündür. Zarar miktarının tavanı, alacağı yaşlılık aylığına göre saptanıp bundan Borçlar Kanununun 325 inci maddesine göre indirim yapılması gerçek zarar miktarının noksan saptanan bundan Borçlar Kanununun 325 inci maddesine göre tam indirim yapmak olacağı için tazminat ve zarar saptama ilkesine ters düşeceği açıktır.
Yapılacak iş, Kurumun haksız eylemi sonucu davacının mal varlığında (uygun - neden - sonuç) bağı çerçevesinde meydana gelen zararın tavanı, çalışması halinde alacağı ücret ve sair haklara göre hesaplanır, bundan davacının elde edebileceği yararlar düşülerek; bakiyesine, takdir edilecek kusur oranı uygulanmak suretiyle bulunacak miktara hükmetmekten ibarettir.
Hükmedilecek tazminatın belirlenmesinde Borçlar Kanununun 43, 44 ve 325 inci maddelerinin gözönünde tutulacağı tabiidir.
Açıklanan nedenlerle, Sayın çoğunluğun zarar miktarının saptanması yöntemine ve bozma sebebine katılamıyorum.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini