 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1984/834
K: 1985/201
T: 13.03.1985
DAVA : Taraflar arasındaki "yetki kararının iptali" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 6. İş Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 19.9.1984 gün ve 1984/238, 1984/19 sayılı kararın incelenmesi davacı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 5.10.1984 gün ve 9637-8660 sayılı ilamıyla; (...davalının yetki almak için başvurduğu işyerinde daha önce Yüksek Hakem Kurulu'nun muteriz sendika taraf gösterilerek 30.9.1984 tarihine kadar yürürlükte bulunan bir toplu iş sözleşmesinin bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir.
2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nun toplu iş sözleşmesinin süresi ve bitimini güzenleyen 7/3. maddesinde, yeni sözleşme için yetki işlemlerine sözleşme süresinin bitiminden önceki 120 gün içinde başlanabileceği kuralı getirilmiştir. Bu kural Yasa'nın genel amaç ve sistemi içinde düşünüldüğünde uyulması zorunlu emredici bir kuraldır.
Davalı sendika ise, işyerinde uygulanmakta olan sözleşmenin bitiminden 120 günden çok daha önce ve 19.4.1984 tarihinde başvurmuş ve çalışan işçi ve üye sayısı ve yetki konusu bu tarihe göre belirlenmiştir.
Oysa böyle zamansız bu başvuru üzerine yapılacak inceleme sonuca önemli derecede etkili olacak şekilde hatalı bulunduğundan Yasa'nın amacıyla bağdaşmaz. Bu nedenle itirazın kabulü gerekirken reddi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü :
KARAR : 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'nun 15. maddesinin 2. fıkrası hükmünce "işçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hatta iddiasıyla süreye ilişkin itirazları mahkeme altı işgünü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme duruşma yaparak karar verir. Duruşma sonunda verilecek karar temyiz edildiği takdirde Yargıtay'ca 15 gün içinde kesin karara bağlanır." Yasa koyucu burada açıkça "Yargıtay'ca... kesin karar bağlanır" demek suretiyle bozma kararına karşı direnme yoluna kapamış bulunmaktadır. O halde özel Daire bozma kararına bu nedenle uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.'nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 13.3.1985 gününde oybirliği ile karar verildi.