 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1984/38
K: 1985/730
T: 25.09.1985
DAVA : Taraflar arasındaki "tahliye davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bandırma Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen7/7/1983 gün ve 1983/68-568 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 17/10/1983 gün ve 1983/9600-9793 sayılı ilamı: (..Kiralananı Selçuk Erkal ismindeki şahıstan İhsan Manisalı ve İsmet Avcıoğluğunun devraldığı, bu devre davacı tarafında muvafakat ettiği, böylece kiracılığı İhsan ve İsmet'in birlikte sürdürdüğü anlaşılmıştır. Dava sadece ihsan Manisalı hakkında açılmıştır. Halbuki İhsan'la İsmet arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan davanın her ikisi hakkında açılması gerekir. Mahkemenin kabulünde İhsan ve İsmet'in birlikte kiracı oldukları yolundadır. Ancak tacir olan 2 kiracıdan biri hakkında davanın açılmasının yeterli olduğuna ilişkin görüş doğru değildir. Ticaret Kanununun 7. maddesi uyarınca tacir olan 2 kiracıdan birine yapılan tebligat diğerlerinede yapılmış sayılır. Mahkeme maddeye yanlış anlam vererek tebligata ilişkin olan bu hususu davayada teşmil etmiştir. Bu bakımdan davanın bu yönden reddi gerekirken, işin esası incelenerek tahliye kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır... gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Hukuki muamelenin mahiyeti, davalıların durumu dikkate alındığında olayda Türk Ticaret Kanununun 7. maddesinin uygulama olanağı yoksada; birden çok kiracılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı vardır ve davanın zorunlu dava arkadaşlarından hepsi hakkında açılması gerekir. Olayda kiracılardan dava dışında kalana husumet yöneltilmesi için davacıya mehil verilmek icabederken bu yapılmadan davanın kiracılardan biri hakkında açılmasının yeterli olduğu gerekçesiyle işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA 25.9.1985 gününde oybirliğiyle karar verildi.