 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1984/378
K: 1986/68
T: 31.01.1986
DAVA : Taraflar arasındaki "tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, (Karabük 2. Asliye hukuk Mahkemesi)nce davanın reddine dair verilen 2.12.1982 gün ve 1981/141-1982/494 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 1. hukuk Dairesi'nin 22.3.1983 gün ve 1983 gün ve 1983/2055-2898 sayılı ilamıyla; (..Davacı, S.S....Mensupları Ev yaptırma İşçi Yapı Kooperatifi üyesidir. 3.11.1973 tarihinde noter aracılığı ile yapılan kurada dava konusu taşınmaz davacıya isabet etmiş, böylece kura sonucuna göre mülkiyet davacıya geçmiştir. Hal böyle olmasına karşın davacı, 12.5.1979 tarih ve 440 sayılı kararla kooperatif tarafından üyelikten ihraç edilmiştir. Davacı ihraç kararının iptali için mahkemeye başvurmuş ve karabük 2. Asliye Hukuk mahkemesi'nin 3.3.1981 tarih ve 267/66 sayılı ilamı ile ihraç işlemi iptal edilmiş, buna ilişkin mahkeme hükmü kesinleşmiştir. Kooperatifin davacı hakkında verilen ihraç kararı kesinleşmeden çekişmeli taşınmazı davalıya tahsis etmesi ve davalı adına sicilde kayıt oluşturması geçerli sayılamaz. Bu yönler düşünülmeden yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmesinde isabet yoktur...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 2. maddesi uyarınca yapı kooperatiflerinin ana sözleşmelerinde ortaklara taşınmaz mal temlik edileceği hakkındaki taahhütler başka bir şekil aranmaksızın geçerlidir. 1973 yılında çekilen kur'a sonucunu taşınmaz davacıya tahsis edilmiştir. Bu tahsis geçerli hukuk sonuçları doğurur.
Bu nedenlerle, mahkemece Hukuk Genel kurulu'nca da benimsenen Özel daire bozma kararına uyulmak icabederken, önceki kararda direnilmesi isabetsizdir. Direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerle HUMK.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, 31.1.1986 gününde bozmada oybirliği, nedeninde oyçokluğu ile karar verildi.