 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E:1984/15-813
K:1987/129
T:04.03.1987
- KAMU KURULUŞLARI İHALESİ
- FİYAT FARKI UYGULAMASI
ÖZET : 8/505 sayılı Kararname, getirdiği hükümler bakımından, ancak yayınlanmasından sonra yapılacak işlere uygulanacaktır.
(8/505 KHK m. 7,11)
Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, (Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi)nce davanın kabulüne dair verilen 8.9.1983 gün ve 356/452 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay onbeşinci Hukuk Dairesi'nin 6.7.1984 gün ve 1896-2358 sayılı ilamiyle; (...8/505 sayılı Kararnamenin yürürlüğe girmesi ile davacının, bu kararnameye göre fiyat farkı verilmesi isteği, davalı tarafından kabul edilmiş, ancak, uygulama biçimi ve Kararnamenin 7 ve 11. maddelerinin yorumu yönünden taraflar arasında uyuşmazlık çıkmıştır. O halde uyuşmazlığın çözümünde Kararnamenin amacı ile 7 ve 11 maddelerinin yorumu önem kazanmaktadır.
8/505 sayılı Kararnamenin amacı, diğer kararnamelerde de olduğu gibi, ülkemizdeki fiyat artışları nedeniyle kamu kuruluşları tarafından çeşitli ihale usulleri ile yaptırılan işlerde, işin yarım kalmaması için belirli tarihler esas alınmak suretiyle belirlenen ölçülerde yapılmış işlere değil yapılacak işlere, fiyat farkı uygunalabilmesi ve bu konuda kuruluşlara yetki verilmesidir. davalı Bakanlık ta, bu amaç doğrultusunda kararnamedeki hükümler gereğince davacıya fiyat farkı ödemeyi kabullenmiştir.
Söz konusu Kararnamenin 11. maddesinde, (Bu kararname hükümleri devam eden işler için 1 Mart 1980 tarihinden itibaren yapılmış ve yapılacak hakedişlerdeki işlere uygulanacaktır) hükmü yer almıştır. Görüldüğü üzere, 1 Mart 1980 tarihinden önce yapılmış işlerde, fiyat farkı uygulanamaz, davacı ise, dava dilekçesinde kabul ettiği gibi, 1978-1 979 yıllarında yaptığı işler için fiyat farkı uygulanmasını ileri sürmekte ve maddenin ikinci bendinde yer alan (1 Mart 1980 gününden önce yapılmış son hakediş, bu tarihe kadar yapılmış olan iş miktarının tesbiti bakımından kesindir) hükmünden yararlanmak istemektedir. Halbuki, buradaki ve 7. maddedeki hükümler 1.3.1980 gününden önceki yapılan son hakedişdeki (işlerin) belirlenmesi ve uygulama dışında bırakılması için konulmuştur. Olayımızda ise bu hükme ilişkin ve 4.5.1979-26.12.1979 günleri arasında yapılan işleri kapsayan 25 nolu hakediş 28.12.1979 tarihinde düzenlenmiş ve iş miktarı da kesin olarak tesbit edilmiştir. Dava konusu edilen işler, bilirkişi raporlarında açıklandığı ve davacının kabulünde olduğu gibi bu tarihten önceki işlerdir.
10.10.1980 günlü bilirkişiler raporunda açıklandığı gibi 7 ve 11. maddelerdeki ifadelerin amacına göre, 1 .3.1980'den sonra yapılan işlere kararnamenin fiyat farkı uygulanabilir. Tesbit ve mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporlarında ise (25) ve (26) nolu hakedişler arasındaki miktar farkını esas almak suretiyle hesaplama yapılmıştır. Böyle bir hesap tarzı ise kararname hükümlerine ters düşer. Kararnamenin yürürlüğünden sonra düzenlenen (26) nolu hakediş önce yapılan (25) nolu hakediş arasındaki fark olan (17.303.612.04) lira 1.3. 1980'den sonra yapılmış işlerin bedeli değildir. Bu iki hakediş arasındaki (miktar farkı)(157.707 ) m~'lük konkase malzeme ile temel tabakası teşkil işine her iki hakedişte değişik birim fiyatı uygulanmasından doğmuştur. Değilse yapılan iş miktarındaki herhangibir artış yoktur. davalı konkase malzeme ödemesi için yeni fiyat olan (370.55)liralık fiyatın formalitesini (25) nolu hakedişin düzenlenmesi sırasında tamamlıyamamış ve teklif fiyatı olan (260.83) liralık fiyatı uygulamıştır. Yeni fiyat formalitesini 1 .3.1980'den sonra tamamladığında da (370.55) liralık fiyatın (26) nolu hakedişte uygulanması sonucu ise (17.303.612.04) liralık fark doğmuştur. Mahkemenin hükme dayanak yaptığı bilirkişi raporunda işte bu (miktar) farkına kararnameye aykırı şekilde katsayı uygulanmış ve hesaplama yapılmıştır.
Ayrıca, konuyu bütün detayları ile ve kapsamlı bir şekilde inceleyen (Bayındırlık Kurulu) 10.10.1980 ve 22.5.1981 günlü kararlarında, 1978-79 yıllarında yapılan işlere 1980 yılı fiyatları itibariyle fiyat farkı verilmesinin mümkün olmadığını, ancak, 1.3.1980 tarihinden sonra yapılacak işlere uygulanabileceğini açıkça vurgulamıştır.
Bu itibarla davanın reddine karar verilmek gerekli iken kararname amaç ve hükümlerine, Bayındırlık Kurulu kararına, olayı açıklayıcı ve çözümleyici nitelikteki gerekçeli 10.10.1980 günlü bilirkişi raporuna aykırı şekilde oluşturulan mahkeme kararının bozulması gerekmektedir ) gerekçesiyle bozularak, dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden: davalı vekili.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Kararname getirdiği hükümler itibariyle ancak uyuşmazlık konusu açısından yayınlanmasından sonra yapılacak işlere uygulanacaktır. Yayın tarihinden sonra yapılacak hakedişleri dahi aynı doğrultuda yorumlamak kararnamenin amacınada uygun düşmektedir. Uyuşmazlığa esas tutulan işlerin kararnameden önce yapıldığı gerçekleşmiş bulunmasına göre mahkemece Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
Sonuç : davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429. maddesi gereğince (BOZULMASINA), İstek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, ilk görüşmede yeterli çoğunluk sağlanamadığı için, 4.3.1987 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.