 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu
E: 1984/140
K: 1985/696
T: 18.09.1985
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; NAZİLLİ Asliye 2. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 14.3.1983 gün ve 1982/288 - 1983/115 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. hukuk Dairesinin 30.5.1983 gün ve 4730 - 4872 sayılı ilamiyle (....Reddilen miktar üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davalı yararına vekâlet ücretine hükmedilmemiş olması usul ve kanuna aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz eden : Davalı vekili
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süreside temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Davacı, dilekçisinde niteliklerini belirttiği ziynet eşyasının ay8nen, olmadığı takdidde değerleri tutarı olan 469.500 liranın tahsiline karar verilmesi istemiş;
Davalı savunmasında zziynet eşyasının mitrarına itiraz etmekle beraber değerinin de fahiş olduğunu ileri sürmüş; mahkemece ziynet eşyalarının cins ve miktarına ilişkin iddia sabit görülmüş, ancak ticaret odasından değer hakkında alınan cevaba itibar edilerek sonuçta dava konusu tüm ziynet eşyasının aynen, değilse değeri olan 365.300 liranın tahsiline karar7 verilmiştir. Özel Daire reddedilen miktar üzerinden davalı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca avukatlık parasına hükmedilmesi gerektiği nedeniyle kararı bozmuş, mahkeme reddedilen miktarın bulunmadığı gerekçesiyle direnmiştir.
HUMK.'nun 417 nci maddesi kural olarak yargılama giderlerinin ve yargılama giderlerine dahil bulunan avukatlık parasının davada haksız çıkan tarafa yükletileceğini, başka bir anlatımla dava sonunda haklı çıkıp çıkmama esasına göre yargılama giderlerinin hüküm altına alınacağı ilkessini öngörümüştür. Bunun sonucu olarak davacı ve davalı karşılıklı olarak kısmen haksız çıkarlarsa gene ilke olarak yargılama giderleri de haksız çıkma oranına göre taraflar arasında paylaştırılacaktır. Olayda her ne kadar ziynet eşyaları aynen mevcut değilse, davada istenilen 469.500 lira yerine 356.300 liraya hükmedilmiş ve bunun sonucu olarak istek kısmen reddedilmiş gibi görünmekte ise de mahkeme öncelikle ziynet eşyalarının aypnen alınmasına hükmetmiş ve hükmüde bu mahiyeti itibariyle reddedilen bir kıssım mevcut bulunmamaktadır. Başka bir anlatımla mahkeme davayı aynen kabul edereken dava dilekçesindeki istek kalemlerinin tümünü kabul etip hüküm tesis etmiştir. Bu durum karşısında davacının haksız çıktığı bir kısım bulunmadığından davalı yararına avukatlık parasına hükmedilnmesine gerek olmadığının kabulü icabeder. Bu nedenlerle direnme kararı usul ve yasaya uygun olduğundan onanmalıdır.
SONUÇ : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA 18.9.1985 gününde oyçokluğu ile karar verildi.