 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1984/7271
K: 1984/8431
T: 01.10.1984
DAVA : Davacı, tayin işleminin iptali ile bu yoldaki sataşmanın önlenmesine ve kötüniyet tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen kabul etmiştir.
Hüküm, süresi içinde davalı Avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı Bakanlığın Ankara Bölge Müdürlüğünde görev yapmakta iken, işyeri temsilcisi olmasına rağmen, aynı idarenin Bölge Müdürlüğüne naklen tayin edildiğini, bunun TİS'nin 63. maddesine aykırı olduğunu ileri sürerek tayin işleminin iptali ile bu yoldaki sataşmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bu isteği aynen kabul etmiştir.
Gerçekten YHK tarafından 1.3.1982 - 28.2.1985 tarihleri arası için yapılan TİS'nin Sendika Yönetici ve Temsilcilerinin Teminatları başlığını taşıyan 63/b maddesinde, yönetici ve temsilcilerin rızaları dışında meslekleri ile ilgili olmayan bir işe nakledilemeyecekleri veya başka bir işyerine daimi olarak bir aydan fazla gönderilemeyecekleri yazılıdır.
Mahkemece davacının naklen başka yere tayini TİS'nin hükmüne aykırı olduğunun tesbitine karar verilmekle yetinilmesi gerektiği halde işverinin tasarrufuna müdahale eder şekilde tayin işleminin iptaline ve bu yoldaki sataşmanın önlenmesine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarda gösterilen sebepten davacı yararına BOZULMASINA ve bozmada oybirliğiyle ve sebebinden oyçokluğuyla 1.10.1984 gününde karar verildi.
KARŞI OY YAZISI:
24.5.1983 tarihinde Bayındırlık Demiryolu İnşaatı Ankara Bölge Müdürlüğü 1. Kasım Kontrol Mühendisliği, Ayaş tünel inşaatında işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinde taraf sendikanın, işyeri temsilcisi olarak çalışmakta iken 24.5.1984 tarihinde demiryolu inşaatı Malatya Bölge Müdürlüğü Karakaya Kontrol Başmühendisliği emrine naklen atanmasının Yüksek Hakem Kurulunca 1.3.1982 tarihinden geçerli olarak 3 sene süreyle yürürlüğe koyduğu Toplu İş Sözleşmesi'nin 63/. maddesindeki sendika işyeri temsilcileri için getirilen başka bir işyerine daimi olarak, bir aydan fazla gönderilmeyeceğine dair güvence hükmüne aykırı düştüğünden bu atmanın Yasa ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı olduğunun tesbiti ile asıl işyerine iadesine karar verilmesini istemiştir.
İşyeri temsilcisi olduğu tesbit edilen davacının başka işyerine nakledildiği tarihte 2821 sayılı Sendikalar Yasası yürürlüğe girmiş ve bu yasanın işyeri sendika temsilcilerinin teminatını düzenleyen 30.maddesi görev hükmüyle birlikte geçerlilik kazanmıştır.
Bu madde hükmüne göre işveren işyeri sendika temsilcilerinin hizmet akitlerini haklı bir sebeb olmaksızın ve sebebini açık ve kesin şekilde belirlemedikçe feshedemez. Aksi halde; fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde temsilcinin veya üyesi bulunduğu sendikanın iş mahkemesine dava açabileceği ve mahkemenin temsilcinin işine iadesine karar verebileceği ve verilen kararın kesin olduğu hükme bağlanmıştır.
Olayımızda temsilci işçinin iş akdi feshedilmeyip başka yere nakledilmişse de; fesih için güvence getiren yasanın yine işyerindeki temsilciliğini sona erdirecek olan başka yere nakil için güvence getirmediği düşünülemez. Bu itibarla uyuşmazlık bu madde kapsamı içinde çözülmeli ve mahkemenin verdiği karar kesin olmalıdır.
Bu düşünce ve kanaatin sonucu olarak temyiz dilekçesi hakkında HUMK'NUN 432. maddesi ve bu konudak içtihadı birleştirme kararı uyarınca bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesinde GERİ ÇEVRİLMESİ oyundayım.