 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1984/2706
K: 1984/3733
T: 05.04.1984
DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, ücret ve ikramiye alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği görev yönünden reddetmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davalı Banka Şube Müdürlüğü'nün davacıyı Bankada işe imtihan açılmak suretiyle alarak fiilen çalışmaya başladığı ve bu çalışmasının fiilen beş ay civarında olduğu dosyadaki delillerle anlaşılmaktadır. Hizmet sözleşmesinin İş kanunu açısından gerçekleşmesi yazılı şekle tabi değildir. Yasanın öngördüğü yazılı şekil geçerlilik değil, ispat koşuludur. Olayda çalışma karşılığı ücretin ödenmemesi hizmet sözleşmesi öngörülen ücret unsurunun gerçekleşmediğini göstermez. Tarafların birleşen iradelerinden bu unsurun da gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu maddi olgular karşısında sözleşmenin onanmadığı gerekçesiyle davanın görev yönünden reddi isabetsizdir. karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 05.04.1984 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dosyadaki bilgi ve belgelerden taraflar arasında iş kanunu anlamında hizmet akti ilişkisinin kurulmadığı, davacının bankada işe almaya yetkisi bulunmayan kişi tarafından bir süre çalıştırılmasının ancak fiili durum teşkil edeceği cihetle iş mahkemesi davaya bakmaya görevli değildir.
Mahkemenin görevsizlik kararı vermesi doğru olup kararın onanması gerektiği kanaatindeyim.
KARŞI OY YAZISI
Davacının davalı bankanın şubesinde 5 aya yakın çalıştığı bellidir. Ancak davalı, davacının yetkili kişi tarafınden işe alınmadığını, şube müdürünün işe başlattığını, fakat Genel Müdürlük tarafından tayin edilmediğini savunmuştur.
Davalı T.T.K. hükümleri çerçevesinde bankacılık faaliyetinde bulunan bir Anonim Şirkettir. Şubenin usulüne uygun faaliyetleri ve aktettiği akitler Anonim Şirketi bağlar. T.T.K. 321/2. maddesi gereğince temsil yetkisinin tahdidi iyiniyetli üçüncü kişilere karşı hüküm ifade etmez. Şu halde davalıdan davalı bankaya ait personel yönetmeliği, davalının 13.06.1983 tarih 2136-973 sayılı yazısında sözü geçen 02.03.1982 tarihli yazı ve bu işle ilgili bütün belgelerin ibrazı istenip, davacı ile davalı arasında bütün unsurları ile iş akti kurulup kurulmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği kanaatındayım. Bu sebeple sayın çoğunluğun, iş akdinin tamam olduğu yönündeki kesin kanaatine ve bozmasına iştirak edilmemiştir.