 |
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi
E: 1984/1646
K: 1984/4385
T: 17.04.1984
DAVA: Taraflar arasındak kıdem tazminatı farkının ödetilmesin davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davacı avukatınca istenilmesi üzerine (...) gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yolsuzluk görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA (...), 17.4.1984 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI: İşveren davacı işçinin hizmet sözleşmesini 1962 yılında askerlik nedeniyle bozulurken kıdem tazminatını ödemiş, 1965 yılında tekrar işe alınmış ve yürürlükteki Toplu İş Sözleşmesine göre önce aldığı kıdem tazminatını iade etmiş 1983 yılına kadar çalışmış ve emeklilik suretiyle işten ayrılmşıtır. Davacı ilk işe gerişinden 1983 yılına kadar olan hizmeti için kıdem tazminatı istemiş, mahkeme isteği reddetmiştir.
Esasen aynı kıdem süresi için iki defa kıdem tazminatı da ödemiş olmaktadır.
Gerçekten İş Kanunu'nun değişik 14. maddesinin 9 uncu fıkrası hükmüne "aynı kıdem süresi için bir defadan fazla kıdem tazminatı veya ikramiye ödenmez" Bu hüküm buyurcu nitelikte olup Toplu İş Sözleşmesi ile de bertaraf edilemez. Ne var ki davacı işe ikinci defa yeniden alınırken işveren o zamanki Toplu İş Sözleşmesine göre daha önce ödediği kıdem tazminatını geri istemiş davacı iyi niyetli aldığı kıdem tazminatını iade etmiş ve bir süre daha çalışmış ve işine işverence son verilmiştir. Burada davacının mevcut bir Toplu İş Sözleşmesinden yararlanarak, ücretlerin yükseldiği bir sırada tekrar işe girip kısa bir süre çalıştıktan sonra yüksek kıdem tazminatı almak amacıyla hareket etmesi hali söz konusu değildir; esasen davalı da böyle bir şeyi iddia etmemiştir. Hal böyle olunca davacı mevcut bir Toplu İş Sözleşmesine güvenerek hareket etmiş, davalı işveren de gene aynı davranış içinde bulunmakla yeniden işe girerken de alınan kıdem tazminatı iade edilmiş bulunmakla davacı Medeni Kanunun 2 nci maddesi uyarınca kıdem tazminatını tüm hizmet süresi için istemekte haklıdır.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kabulü gerektiğinden redde ilişkin mahkeme kararının bozulması gerektii düşüncesindeyiz.